Kullanımı her geçen gün yaygınlaşan iş analitiği uygulamaları bugün en önemli ve en hassas kurumsal verilerin erişim noktası durumunda. Her gün dünyamızda üretilen inanılmaz miktardaki bilgiyi güvenli bir şekilde saklamak, hızlı ve doğru şekilde analiz etmek için çok güçlü bir IT altyapısı gerekiyor. Üretilen veri miktarları giderek artarken, analiz edilecek verinin kalitesi, bağlamı, elde edilebilirliği, güvenilirliği, yönetimi, güvenliği ve emniyeti gibi konular giderek daha fazla öne çıkıyor.
Bugün sosyal medya sayesinde 5-10 yıl öncesine kıyasla inanılmaz fazla veri üretiliyor. Halen tüm dünyada 4 milyar insanın telekomünikasyon teknolojileriyle birbirine bağlandığı tahmin ediliyor. Bu, global pazarlar için 4 trilyon dolara varan gelir fırsatı anlamına geliyor. Tüm dünyada 25 milyonun üzerinde uygulama, kullanımda olan 25 milyardan fazla entegre akıllı sistem, 50 trilyon GB data bulunuyor. 2005 yılına kadar insanlar 150 Exabyte veri üretirken, sadece 2011 yılında 1200 Exabyte veri üretti. Böylelikle 2011 yılında 1,8 Zettabyte toplam verinin 2015 yılında 7,9 Zettabyte hacmine ulaşması beklenmektedir ki bu da her 18 ayda bir sayısal içeriğin iki katına büyümesiyle mümkün olmaktadır. Küresel çapta üretilen veri o kadar büyük miktarlara ulaştı ki, bu sebeple bunu tanımlamak için büyük veri terimi kullanılıyor.
Büyük verinin doğru yönetilmesi ve analizinin yapılması şirketlere büyük avantajlar sağlıyor. Müşterinin 360 derece görünümünü sağlayan büyük veri analizleri ile müşteri davranışlarını yakından takip edip yeni satış fırsatlarını değerlendirmek ve bu sayede müşterin kullandığı ürünleri çeşitlendirip müşteri bağlılığını artırmak mümkün olabiliyor. Büyük veri analizinin verileri bilgiye dönüştürerek iş stratejileri oluşturmak, gelişen pazar dinamiklerine ayak uydurmak ve kişiselleştirilmiş kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik ürünler tasarlamak adına kritik önem taşıyor.
Büyük verinin analizi sayesinde müşterilerinin davranışlarını en iyi şekilde ölçümleyebilen şirketler, elde edilen bu derinlemesine analizlerle, müşteriye özel teklif ve kampanyalar yapabilir, ARGE çalışmalarını bu veriler doğrultusunda şekillendirebilir ve hatta ileriye yönelik potansiyel müşterilerini şimdiden belirleyebilirler. Google’daki hedefli reklamlar, büyük verinin kullanımına güzel bir örnek oluşturuyor.
METRIC Genel Müdürü Gökhan Arıksoy METRIC’i ve kurumlara sağladıkları avantajları şu sözlerle anlatıyor:
“2007 yılında kurulan METRIC, sadece iş zekâsı ve analitik çözümler konusunda çalışmaktadır. Analitik çözümler ve iş zekası konusundaki uzmanlığını iş süreçleri deneyimiyle birleştirerek kuruluşların ihtiyaçlarına özel çözümler geliştiren, sertifikalı danışman kadrosuyla profesyonel hizmetler sunan bir yazılım ve danışmanlık firmasıdır. METRIC, SAP Türkiye’nin iş zekası ve analitik çözümler konusunda yıllık bazda en çok lisans satışını yapan ve bakım destek hizmetini veren iş ortağıdır. Aynı zamanda, METRIC, SAP Türkiye’nin bu konuda Gold Partner seviyesine ulaşmış ilk iş ortağıdır.
METRIC, konularında uzman ve sertifikalı danışman ekibiyle müşterilerine danışmanlık hizmetleri, teknik destek ve bakım hizmetleri, dış kaynak kullanımı gibi konularda yardımcı olmaktadır. SAP BusinessObjects ürün ailesi içerisinde iş zekası ve iş analitiği ürünlerine yönelik danışmanlığın yanı sıra sektörel bazda verdiği danışmanlık hizmetleriyle müşterileri için katma değer yaratan projeler üretmektedir.
METRIC olarak, kurum içinde üretilen verinin kullanıcılar tarafından rahatlıkla iş süreçlerinin bir parçası haline getirilmesinin, hızlı bir şekilde kişiselleştirilebilmesinin, doğru seçilmiş bileşenlerle ilgili kişilere ulaştırılmasının yüksek bir iş değeri ve potansiyeli olduğuna inanıyoruz.
Bankacılık, sigortacılık, hayat ve emeklilik, telekom, gıda ve içecek, perakende, hızlı tüketim, otomotiv ve ilaç sektörlerinde, yani tüm sektörlerde raporlama artık, üretimin bir parçası. Raporlamada kesintiler olduğu ya da veriler içerisinde birtakım tutarsızlıkların ya da problemlerin oluştuğu an, büyük sıkıntılar doğurabiliyor. Bu alanda problemleri hızlı bir şekilde çözmeniz gerekiyor. O yüzden müşterilerimiz bizden genelde SAP BusinessObjects üzerinde geliştirilmiş raporlar veya raporlama altyapıları için, içinde çeşitli hizmet seviyeleri (SLA) olan sürekli destek paketi hizmetleri alıyorlar.
İş zekası konseptlerini incelediğinizde üçe ayırabilirsiniz: Gerçekleşen veriye dayanan klasik raporlama metodu olan deskriptif sistemler, geçmiş veri ve trendleri inceleyerek bir sonraki dönemi tahmin edebildiğiniz prediktif raporlama sistemleri, üçüncüsü ise sistemin size birtakım önerilerde bulunduğu, daha önleyici ve proaktif olan preskriptif çözümler. Eskiden bizim sistemlerimiz vasıtasıyla üretilen raporlar daha ağırlıklı olarak bilgi amaçlı kullanılıyordu. Beş yıl önce genel olarak yapılan raporlar bildiğimiz liste raporlardı. Son dönemde yapılan raporlara baktığımızda bunların içerisine prediktif analizin de girdiğini görüyoruz. Prediktif analizde, daha önceki yıllara göre benzer verileri kullanarak bir sonraki ay ya da bir sonraki dönemin nasıl gerçekleşeceği tahminini yapabilirsiniz. Özellikle olgunluk seviyesi yüksek olan müşterilerde aktif karar vermek için kullanılıyor. Gelecek yıllarda şirketler prediktif analize daha fazla odaklanacaklar.
Örneğin bir banka genel müdürü, her sabah mobil ortamda daha ofise gelmeden METRIC tarafından hazırlanan KeyMETRIC raporunu kullanarak müşteriler, kredi kartları, krediler, mevduatlar, POS, ADK, şubeler, operasyon, insan kaynakları gibi çok sayıda kritik veriyi anlık, aylık ve yıllık bazda analiz edebilmekte ve ilgili aksiyonları planlayabilmektedir.
Diğer bir örnek olarak, her gelir düzeyinde farklı tüketicilere hitap eden perakende firmaları, iş süreçlerinde karar verme aşamalarında birçok kritik rapordan faydalanıyor. Bunlar arasında anlık stok takibi, sıfır stok analizi, toplayıcı performansı, kira/ciro analizi, marka/karlılık analizi yer alıyor. Ayrıca perakende sektörü için geliştirdiğimiz GeoMETRIC yazılımı sayesinde, bölge müdürleri sahada mağazaları gezerken harita üzerinden mağazaya yaklaşınca otomatik olarak mağaza verilerine ulaşabiliyor ve yaklaşık 30 KPI ile anlık mağaza verilerini görebiliyorlar. Bunun dışında sıfır stok olan ürünler, o ürünlerin bölge deposunda olup olmadığı, sebze meyve fireleri gibi verilere ulaşabiliyorlar.
Karar verme ve strateji geliştirme süreçlerini önemli ölçüde iyileştiren bu teknolojiler daha fazla yatırım yapılacak alanlar arasında gösteriliyor. Ayrıca mobil iş zekası ve işe/işletmeye özel araçlar da gele
cek yıllarda daha fazla oranda kullanılacaklar. Özellikle finans, telekom, hızlı tüketim, perakende gibi verinin yoğun olduğu ve hızlı karar verme gerektiren sektörler, yapısal ve yapısal olmayan büyük veri içinde analizler yaparak çözümler geliştiriyorlar.”
“Müşteri deneyiminizi, memnuniyetinizi ölçemiyorsanız, operasyonel süreçlerinizi maliyetli yönetiyorsunuz demektir” diyen Gökhan Arıksoy şöyle konuşuyor:
“Biz çözümlerimizle müşterilerin kazanıldığı ilk günden bu zamana kadarki tüm davranışlarını, büyük veri platformu üzerinde analizler gerçekleştirerek verimliliği artırabiliyor ve bu sayede de zaman artı paradan tasarruf edebiliyoruz. Müşteri ilgi alanları, kullanım alışkanlıkları gibi her türlü kullanıcı alışkanlığını büyük veri çözümü ile yakalayıp en uygun kampanya ile yeni müşteri kazanımını artırabiliyoruz.
Şirketlerin yakın gelecekte müşterilerine daha verimli ve kişisel hizmet sunabilmek için ‘büyük veri’den daha fazla faydalanacaklarına ve bu yeni teknolojinin kullanımının yaygınlaşacağına inanıyorum. Büyük verinin doğru analizi sonucunda şirketler etkinliklerinin artırmanın yanı sıra geleceği daha rahat bir şekilde görebilecekleri ve müşteriyi daha iyi anlayabilecekleri için rekabet güçlerini artıracaklardır. Dolayısıyla büyük veri ve iş analitiği pazardan daha fazla pay alınabilmesi için son derece etkili bir araç.”