BT Günlüğü Genel Yayın Yönetmeni Ali Yavuz Şahin’in konuğu teknoloji sektörün önde gelen isimlerinden Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru ve Tech Data Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı. Bakın Didem Hanım ve Behçet Bey; pandemi sürecinde iş yapış şekilleri, güvenlik konusunda alınması gereken tedbirler, Cisco ve Tech Data arasındaki işbirliği, Covid-19 sonrası bizleri neler bekliyor, şirketlerin KVKK uyumluluğu konusunda yapması gerekenler, uzaktan iletişim çözümleri gibi konularda neler söylüyor…
Ali Yavuz Şahin: Pandemi döneminde Cisco müşterilerine destek olmak için özel bir çalışma yaptınız mı?
Didem Duru: Pandemiyle birlikte uzaktan çalışma iş süreçlerine çok kritik bir hale geldi. Farklı ihtiyaçlar ortaya çıktı. Çok sayıda şirket çalışanına, şirket kaynakları uzaktan güvenilir şekilde ulaşması gerekti. Müşterilerimizin bir kısmı aniden gelen bu değişiklik talebini karşılayabilecek durumdaydı, bir kısmı ise altyapılarının buna uygun olmadığını gördü. Cisco aslında bu dönemde global olarak bir program ortaya çıkardı. İhtiyaç duyan şirketlere destek olabilmek için collaboration ve güvenlikte belli ürünlerde bir süre için sınırsız kullanıcı sağlayacağımızı söyledik. Bir tanesi Webex sistemimiz collaboration tarafında. Web konferanslarını içeren Webex’in kullanımını üç ay süreyle açtık müşterilerimiz için. Bunu martın ortasında yapmaya başladık. Güvenlik tarafındaysa şirket kaynaklarına uzaktan güvenli bağlantı sağlayan, bu bağlantılarda çok faktörlü yetkilendirme özelliği sunan ve DNS seviyesi güvenliği sağlayan VPN, Duo, Cisco Umbrella gibi ürünlerimizi ücretsiz olarak kullanıma açtık.
Bunlar sayesinde çalışma alanını genişletip sayısız uzak bağlantı sağlarken de atak yüzeyinin gelişmesini de engellemeyi başardık. Pandemi ile birlikte bu konularda çözüm ve bilgi sunduğunu vaat eden zararlı İnternet siteleri ve fishing saldırıları çok yoğun görüldü bu dönemde. Biz de tehdit istihbaratı grubumuz Talos ile birlikte attack vektörlerini takip edip bloglarımızda bu bilgileri ve korunma yöntemlerini paylaştık müşterilerimize destek olmak amacıyla.
Lider Tehdit İstihbaratı Uygulaması Talos
Ali Yavuz Şahin: Talos’tan bahsettiniz. Bilgi verebilir misiniz, tam olarak neler yapıyor Talos?
Didem Duru: Güvenlik ürünleri kullandıkları tehdit istihbaratı kadar etkindir. Talos, Cisco’nun tehdit istihbaratı grubu ve dünyadaki zararlı trafiğin tespiti ve takibi konusunda en geniş organizasyon olarak kabul ediliyor. Bu istihbarat ile günde 20 milyardan fazla tehdit engelleniyoruz. Cisco güvenlik ekosistemi e-posta, ağlar, bulut, uç noktalar ve arasındaki her şeyi de kapsıyor. Bütün bu ürünlerle ve de müşterilerimizin sağladığı telemetre verileriyle de Talos, dünyadaki herhangi bir üreticiden çok daha fazla fizibiliteye sahip hale geliyor. Bu fizibilite de ürünlere sağlandığında engelleme de mümkün oluyor tabi. Bu attack vektörleri ve aktörleri tespit eden gruplar, bunları ürünlere de embed ediyorlar. Dolayısıyla müşterilerimize hizmetler bu ürünlerle birlikte gidiyor oluyor.
Yavuz Şahin: Behçet Bey, Cisco ile Tech Data arasındaki işbirlikten bahsedebilir misiniz?
Behçet Yumrukçallı: Tech Data, 40’tan fazla ülkede 100’den fazla lokasyonda hizmet veren uluslar arası distribütör satış ve dağıtımdan sorumlu. Türkiye’de de 10 yılı aşkın süredir hizmet veriyoruz. Cisco ile Tech Data arasında da globalde çok güçlü ve başarılı bir işbirlikteliği var, Türkiye’de son iki yıldır bu işbirlikteliği içerisindeyiz ve globaldeki başarının bir benzerini burada gösterdiğimizi rahatlıkla söyleyebilirim. Stratejik olarak Tech Data’ya baktığımızda globalde ve Türkiye’de yoğunlaştığımız alanlar var. Bunlar, ioT, analitic, bulut, güvenlik çözümleri, veri merkezi çözümleri gibi. Cisco’ya baktığımızda da son yıllarda IT (bilişim teknoloji leri) kategorilerinde ciddi yatırımlarla büyüdü. Biz de aynı strateji ile bu alanlara yoğunlaşma kararı verdik. Dolayısıyla bizim stratejimiz de Cisco ile çok ciddi bir şekilde örtüşüyor ve alanlarımızı Cisco ile birlikte rahatlıkla tamamlayabiliyoruz. Özetlemek gerekirse Tech Data’nın kabiliyet, becerileri ile piyasadaki IT entegratörleri Cisco çözümlerini kendi müşterilerinde pozisyonlandırabilecek durumdalar.
Yeni Teknoloji Pazara Sunulduğu Zaman Eğitim Tarafında Çalışmalar Gerçekleştiriyoruz
Ali Yavuz Şahin: Cisco çözümleri konusunda Tech Data iş ortaklarına ne gibi avantajlar sunuyor?
Behçet Yumrukçallı: Tech Data sadece satış, dağıtım yapan distribütörlerden değil. Biz kendimizi daha çok katma değerli disiplin olarak adlandırmak istiyoruz. Dolayısıyla dünyada herhangi bir yeni teknoloji pazara sunulduğu zaman biz de kendi çalışanlarımıza bunların hemen eğitimini aldırmaya çalışıyoruz. Kalifiye elemanlar ile hem satış öncesi, hem satış, hem de satış sonrası destek vermeye çalışıyoruz. Bugün Tech Data bünyesine baktığımız vakit Cisco ürünlerini doğru bir şekilde konumlandırabilecek en üst sertifikalara sahip birçok teknik elemanımız var.
Diğer konu da ürün deneyimlenmesi. Cisco ağırlıklı kurumsal çözümler. Tüketici elektroniğine baktığımız zaman deneyimleme oldukça kolay fakat kurumsal çözümlere gelindiğinde çok da kolay olmuyor. Biz bu noktada da devreye giriyoruz. Cisco tarafında çok ciddi demo yatırımları yapıyoruz. Bu sayede herhangi bir Cisco çözümünü (donanımsal olabilir, yazılımsal olabilir ) iş ortakları rahatlıkla bizim altyapılarımızı kullanarak müşteri ortamında bunları deneyimlemelerini sağlayabiliyorlar. Eğer iş ortakları Cisco çözümlerini müşterilerine göstermek istiyorlarsa en kısa yol Tech Data diyebiliriz. Bize direkt gelebilirler.
Güvenlik ürünleri Cisco’nun Kalbinde Yer Alıyor
Ali Yavuz Şahin: Biraz önce ürünlerinizden bahsettiniz, güvenlik tarafında söylediğiniz mevcut ürünlerin dışında başka ürünleriniz var mı? Güvenliği hangi kapsamda sağlayabiliyorsunuz?
Didem Duru: Bizim için güvenlik bütün ürünlerimizin kalbine oturuyor aslında. Çok enteresan verilerde var, siber saldırıların dünya çapında yol açtığı maddi hasar, doğal afetlerin üç katı. Güvenlik çok ciddi halde. Cisco olarak bizim için de olmazsa olmazımız son yıllarda. Buluttan uç cihazlara kadar her katmanda güvenliği sağlamak ve müşterilerimizin ağındaki veri akışını anlamlı hale getirerek akıllı güvenlik politikaları oluşturmak önceliğimiz ve olmaya da devam edecek. Güvenlik alanında aslında uçtan uca güvenlik çözümleri sağlıyoruz diyoruz. Market dileri olarak da portföyümüz, bahsettiğim üç tane ürünün yanı sıra e-posta, web güvenliği sistemlerimiz de var.
Güvenlik duvarlarımız var. Kritik altyapıların güvenliğiyle ilgili geliştirilmiş endüstriyel ürünlerimiz de var. Dolayısıyla da hem üç nokta güvenliğini hem de ağ güvenliğini bütünleşik altyapıları ile sunuyoruz. Bunları da tek noktadan SecureX ile yönetiyoruz. Son günlerde duyurduğumuz SecureX ile tek elden yönetiminin yapılmasını ve daha kolay kullanımını sağlıyoruz. Cisco olarak son yıllarda hep söylediğimiz bir şey var; güvenliğimiz bizim DNA’mızda var. Güvenlik de kurduğumuz tüm ağların içerisinde yer buluyor.
IT Güvenliği Alanında Yatırım Yapıyoruz
Yavuz Şahin: Tech Data güvenlik odaklı bir distribütör olarak nasıl bir yapılanmaya sahip? Cisco Güvenlik ile portföy olarak özel çalışmalar sürdürüyor musunuz?
Behçet Yumrukçallı: Günümüzde güvenliğin önemi gün geçtikçe daha da artıyor. Bir de güvenlik alanındaki düzenlemelere bağlı olarak IT güvenliği alanında da çok ciddi değişiklikler var ve biz burada yatırımlarımızı yapıyoruz. Güvenlik alanında yatırımlarımızı yaparken de ana bayrak gemimiz Cisco. Burada çözümler, ürünler Cisco’ya ait. Biz özellikle satış öncesi etkinliklerine ağırlık veriyoruz. Güvenlik eğitimleri, workshoplar yapıyoruz. İş ortaklarımızın sertifikasyon düzeylerini artırıyoruz ki onlar daha başarılı bir şekilde son kullanıcılara Cisco çözümlerini anlatabilsin. Aynı zamanda sadece güvenlik değil, Cisco’nun diğer mimari çözümleriyle de entegre bir genel ortak bir çözüm oluşturmaya çalışıyoruz.
Diğer taraftan müşterilere iş ortakları ile birlikte gidip çözüm anlatmak, sunumların yapılması, şartnamelerin cevaplanması, demoların yapılması gibi birçok alanda Cisco iş ortaklarına destek veriyoruz. İhtiyaç duyulduğunda kuruma destek dahi veriyoruz. KVKK projelerinde Cisco’nun çözümlerini bir araya getirip projeler oluşturmaya çalışıyoruz. Hem bulut bazlı, hem lokal bazlı veya hibrit olarak konumlandırılabilen güvenlik ürünleri sayesinde de müşterilerin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunabiliyoruz. Özet olarak Tech Data, proje öncesi olsun sonrası olsun Cisco çözümleri ile iş ortaklarına destek vermeye devam ediyor.
Teknoloji Yatırımları Günden Güne Artıyor
Ali Yavuz Şahin: Türkiye’de şirketler son dönemlerde hangi tip teknoloji lere yatırım yapıyor? Covid-19 sonrası bir değişiklik olacak mı, tahmininiz nedir bu konuda?
Didem Duru: Aslında sadece Türkiye’de değil, Covid-19 ile birlikte tüm dünyada şirketler yatırımlarını bu yeni koşullara göre yön veriyorlar. Bu güne kadar yaptıkları yatırımları herkes gözden geçiriyor. Salgının en önemli etkilerinden biri şüphesiz dijital dönüşümlerine ivme kazandırması oldu. Türkiye’de de dijital dönüşüm rüzgarının hızla arttığını görüyoruz. Hayatın her alanı online’a (çevrim içi) taşınırken şirketlerin bu yeni düzende rekabetçi olabilmek için hatta aslında ayakta kalabilmek için dijital dönüşüme ve teknoloji altyapıya yatırım yapmaları elzem hale geldi. Tabiki sadece teknoloji yatırım değil, burada bence en önemlilerinden bir tanesi de bu aslında sadece ürünü almak ve çözümü koymakla olmayacak, süreçlerini ve iş yapış modellerini dönüştüren şirketler bu süreçte ve gelecekte daha da rekabetçi olacaklar. Yani bilgi teknolojileri eskiden sadece ayakta tutmaya yararken şu anda bütün düzenin devamını sağlıyor. Aslında geleceğin İnternetine çok hızlı bir giriş yapıyoruz. Bant genişlikleri katlanarak artıyor.
Dolayısıyla telekom altyapısı çok kritik hale gelecek. İşler daha çok dijital ortama taşındıkça 5G, sabit hatlara yatırımlar artıyor olacak. Bu herkesin evden çalıştığı dönemde en çok telekonferans, web konferans teknoloji leri ilgi gördü. Şu anda bizim de yaptığımız gibi… Normalde biz de ofiste bir araya gelirdik, etkinlik yapacağımız zaman bir otelin odasını kiralardık. Bütün bunları yaparken şu anda dijitaldeyiz. Dolayısıyla yüz yüze yapılan bütün toplantılar bu ortama geçince web konferans sistemleri de olmazsa olmaz haline geldi. Bizde bu teknoloji lere ilgi geçtiğimiz dönemlere kıyasla yüzde 12 kadar arttı.
Yeni Teknolojilere İlgi Artamaya Devam Ediyor
Bu şekilde çalıştığımızda güvenlik yatırımları ve network altyapısının bunları destekleyebiliyor olması çok önemli. Yani herkes kişisel cihazlarıyla bağlanıyor, artık dışarı çıkmaya da başladık ev harici başka yerlerden de İnternete bağlanılıyor, burada verinin korunabiliyor olması güvenliğe farklı yatırımlar yapılmasını gerektirecek. Bir yandan da iş sürekliliği çok önemli. Buradaki esneklik ve ölçeklenebilirlik iyice önemli oldu. Biz son dönemde en çok şunu duyduk, bizim 10 plan dediğimiz kendi veri merkezlerindeki kurulu sistemlerle ölçeklenebilirliliği yönetmek kolay olmadı.
Bulut mimarileri çok daha önemli hale geliyor. Kurumlar daha fazla kişinin uzaktan çalışabilmesi için bulut mimarilerini kullanarak mevcut yapılarına ihtiyaç olduğunda servislerini ekleyip, gerekmediğinde de küçültme sağlama esnekliğine sahip olmak istiyorlar. Bulutla 10prime arasında biraz daha hibrit bulut mimarilerinin tasarımlarına çalışılmaya başlandı. Bence önümüzdeki dönemin müşterilerinin yapacağı en önemli yatırımlarından bir tanesi de veri. Veri artık her şeyin ortasına oturuyor. Bu verinin daha kullanılabilir hale gelmesi, bu veriden analiz yapılabilmesi, verilerin doğru yerlerde kullanılabilmesi, tahminlerin yapılabilmesinin önemi daha da artıyor olacak ki bu da zaten yapay zekanın veri analitiğiyle birleştirilip anlamlı hale getirilmesi çok daha önemli hale gelecek.
KVKK Konusunda Çok Dikkatli Olunmalı
Yavuz Şahin: Behçet Bey, KVKK (Kişisel Verileri Koruma Kanunu) bizim için çok önemli. KVKK açısından bakarsanız çalışma alanınız ve sunulan çözümler kanuna uyumluluk konusunda müşterilerinizin sorunlarına cevap veriyor mu?
Behçet Yumrukçallı: Hem Avrupa’da GPDR olsun hem ülkemizdeki KVKK olsun, özellikle KVKK’nın teknik gereksinimleri açısından baktığımızda birçok ihtiyaç var; Yetki kontrolü, kullanıcı hesap yönetimi, ağ güvenliği, uygulama güvenliği, saldırı tespiti, önleme sistemleri, veri kaybı önleme yazılımları, uç noktaya kadar antivirüs sistemleri gibi birçok konu var. Biz burada yine Cisco’ya teşekkür ediyoruz. Bizim ana markamız diyebiliriz. Çünkü Cisco çözümleri ile bütün bu konuları adresleme şansına sahibiz. Cisco tamamlayıcı bir portföye sahip olduğu için birçok noktadaki müşteri ihtiyacını da doğru adresleyebiliyoruz.
Ali Yavuz Şahin: Son dönemlerde bulut ortamları yoğun olarak kullanılıyor tabi ki ve bu ortamların güvenliği çok önemli. Bu konuda IT yöneticileri Cisco portföyünde çözüm bulabiliyorlar mı?
Behçet Yumrukçallı: Bulut, CEO’ların masalarında uzun süredir bulunan bir gündem maddesi. Çoğu da bunu destekliyordu ama çeşitli güvenlik sıkıntılarından dolayı sorgulama aşamasındaydı. Pandeminin önemli etkilerinden biri de bu oldu; bulut tabanlı çözümlere yaklaşıldı. Burada aslında daha önce bulut dediğimizde “güvenli midir” yönündeki sorular ters yöne dönmeye başladı. Kendi şirketimizin içerisinde güvenliği sağlamak yerine son derece güvenli bir bulut altyapısında çalışmak daha mı iyi olur diye bir soru oluşmaya başladı. Elbette burada önemli nokta bulut üzerindeki çözümler. Özellikle hibrit bulut ortamlarında güvenlik daha da önemli bir hal aldı. Umbrella çözümünü dile getirmek istiyorum. İster kendi ortamımızda olsun ister bulut ortamında olsun Umbrella çözümüyle bütün güvenliği bir şemsiye altına alıp güvenli bir şekilde çalışmaya sahip olunabiliyor. Dolayısıyla ben Cisco’nun çözümlerini müşterilere ciddi bir çözüm olduğuna inanıyorum.
Gelişen Teknoloji Online Platformların Daha İşlevsel Olmasını Tetikledi
Ali Yavuz Şahin: Güvenlik konusu en önemli konulardan biri. Normalleşme süreciyle birlikte bu süreçte dijital iletişim için kullanılan platformların nasıl seyir izlemesini bekliyorsunuz ve şirket olarak önümüzdeki günlerde bu tarz platformlar veya başka şeyler için nasıl yatırımlar yapmayı bekliyorsunuz?
Didem Duru: Her şey aynı gibi görünse de hiçbir şey aynı değil ve eski dönemler gibi de olmayacak. Her an yeni bir salgın çıkacakmış gibi tedbirler almak gerekiyor. Bundan sonraki süreçte altyapılarımız bu tür süreçlere hazır olmalı. Yani iş yapış modelleri de değişti, değişecek. Kademeli olarak ofislere dönüş süreci yaşanacak ama bence online platformlar popülerliğini koruyacak. Bundan sonraki süreçte her şeyin farklı bir dengeye oturacağını düşünüyorum. Evden çalışmak kısa süre öncesine kadar sadece mecburi durumlar için bir seçenekti ancak şimdi rutin bir uygulama halini aldı. Pek çok şirket çalışanların bir kısmını en azından bir süre daha evden çalışmaya teşvik edecek. Bir yandan da gelirlerde de çok ciddi etkilenmeler oldu. Şu anda ofisler açıldığı için biraz daha hareketlenmeye başladı ama bir tasarruf da gündemde olacak tabi ki.
Geçtiğimiz üç ayın verdiği bir takım maddi zorluklar var. Seyahat kısıtlamaları daha fazla geliyor olabilir. Çünkü seyahat etmeden de biz birtakım işlerin yapılacağını gördük. Ben bizim Avrupa bölgesinin üst düzey yöneticisine bir gün Türkiye sanal turu yaptırdım, buradaki büyük müşterilerimizle, iş ortaklarımızla bir araya getirdim. Ne farklıydı? Tabi ki biz dokunmayı seviyoruz ama bu şekilde de yapıldığını çok net gördük. Bence bütün bunlar, elde ettiğimiz bir takım avantajlar bir süre daha devam ediyor olacak. Geçtiğimiz haftalarda Cisco Live yaptık sanal ortamda, eylülde de bir etkinlik yapacağız. Dolayısıyla bunları hızlı bir şekilde, en azından bir sene daha terk etmeyeceğiz. Online platformlara ilgi ve katkı daha devam edecek.
Teknoloji Yatırımlarımız Tüm Hızıyla Devam ediyor
Yatırımlar açısından sordunuz. Cisco olarak özellikle işbirliği ve konferans teknoloji lerinde öncü konumumuzu devam ettirecek yatırımları destekleyeceğiz. Webex öncelikli olacak; kolay yönetime sahip, yüksek güvenlikli ve toplantıya dair tüm iş yüklerinin tek bir platformdan yapılabildiği, toplantı sonrası analitik verileriyle de şeffaflık sağlayan bir sistem. Bunun yanında yapay zeka ve makine öğrenimi yardımıyla yüz tanıma özellikleri, toplantı sırasında konuşulanların toplantı sonrasında yazılı olarak dökümü, dijital asistanla konuşarak toplantı notlarına eklentiler yapmak Webex ile mümkün olacak. Bunlar Webex’e gelecek ek özellikler olacak. Bu özellikler eklendikçe de hızlı bir yazılım güncellemesiyle müşterilerimiz bu imkanlardan yararlanıyor olabilecek.
Güvenlikte de geleneksel yaklaşımların aksine henüz bilinmeyen kötücül yazılımları ve zayıf noktaları saptayıp bertaraf etmeyi hedefleyen tehdit avlama gibi modellerle güvenlik konusunda da en yüksek standartı sunmaya devam edeceğiz. Tabi diğer taraftan CD1 dediğimiz yazılım tabanlı ağlar, yazılım ön plana çıkıyor olacak. Diğer taraftan bulut teknoloji leri hayatımızın içinde olmaya devam edecek ve biz de yatırımlarımızı bu alanda yapmaya devam edeceğiz.
Pandemi Bizlere Neler Öğretti?
Ali Yavuz Şahin: Pandemi dönemi bize neler öğretti? Önümüzdeki dönemde müşteriler nasıl aksiyonlar alacak?
Didem Duru: Bütün dünya olarak hiç bilmediğimiz bir durum ile karşılaştık ve hepimiz yeni ihtiyaçları da ortaya çıkartıyoruz. Benim son dönemde öğrendiğim yani müşterilerle konuştuğumuzda gördüğümüz en önemli şey esnek olabilmek ve dijitalleşmenin şirketlerin artık olmazsa olmazı haline gelmesi. Müşterilerimizin bu öngöremediği yüklerle karşılaştıkları dönemde bulut servislerinin önemi arttı. Çok net bir şekilde hibrit bulut çözümlerini kurguluyor olacaklar. Dijitalleşmeye kesinlikle daha da yoğunlaşılacak. Dijital teknoloji lerin tek başına dijital yenilikleri getirmediğinin de farkında olundu.
Elle toplanan imzalarda bu süreçte ev ev gezilip toplandığı oldu. Bunun sürecini eğer dijital olarak mümkün hale getirmezseniz pandemi döneminde bunu yönetmeniz mümkün olamaz. Mevzuatların da bu duruma uygun hale getirilmesi gerekiyor. Sürecin başarılı olması için dönüşen kültür, hedefler, altyapı bunların hepsinin dijital teknoloji lerle birleştirilerek çalışanların yeni iş modelleri geliştirmesine odaklanılacak. Teknoloji nin bu baş döndürücü gelişimiyle de günümüzde iş yapış süreçleri baştan tanımlanacak gözüküyor.
Meraki Nedir?
Ali Yavuz Şahin: Biraz önce Cisco Meraki’den bahsetmiştiniz. Meraki burada nasıl bir çözüm sunuyor?
Didem Duru: Meraki Yunancada bir şeyi kalpten severek yapmak anlamında. Meraki’yi biz satın aldık, aslında Meraki’nin yaptığı karmaşık network yapılarını basitleştiren kurulum için harcanan saatleri dakikalara indirgeyen, bir problem olduğunda uzaktan tespitini yapabilen bir yapıya sahip. Aslında bilgi teknoloji leri kaynakları az olan şirketler için son derece pratik ve kullanışlı bir çözüm. Ürünlerindeki akıllı özellikler sayesinde çok kıymetli analitik bilgiler alınabiliyor. Bu bilgilerle de iş akışında ilgili düzenlemelerin yapılması sağlanıyor. Yani basit bir arayüzle, birkaç tıkla çok kolay bir şekilde işlem yapılabiliyor. Bu döneme ilişkin olarak esnekliği, kolaylığı, basit yönetilebilirliği olan bir sistem.
Yavuz Şahin: Behçet Bey, Pandemi süreci bize neler öğretti?
Behçet Yumrukçallı: Bu süreç bize çok güzel dersler verdi. Dijitalleşmek kesinlikle önem kazandı. Şirketler ne kadar işlerini otomatize yapıyor olduğunu iddia etse de kişilere bağımlılık var. Bunu ciddi bir şekilde biz de yaşadık. Gene bizim şirket içinde gerçekleştirdiğimiz RPO kavramını duymuşsunuzdur, hem kendi içimizde tekrarlanan, kişilere bağlılığı fazla olan işleri otomatize etmeyi planlıyoruz. Bu taraftaki çözümlere de odaklanmayı amaçlıyoruz. Ben inanıyorum ki müşterilerimizin de bu bakış açısıyla kişilere ihtiyacı minimize ederek daha tekrarlanan işleri otomatize etmeyi çalışacaklarını düşüyorum. Ayrıca görev tanımlarında da değişiklikler olabilir. Çeşitli pozisyonlarda beklentiler var ancak hangi pozisyonların aslında bizim için daha elzem ihtiyaç olduğunu görebildik. Sadece dijitalleşme değil, organizasyonel olarak da firmalara bir ders oldu bu süreç.
İlgili Haberler