Samsung Galaxy S25 akıllı telefon incelemesiyle karşınızdayız. Bildiğiniz gibi her yıl pek çok üreticiden pek çok farklı model görüyoruz ama hemen her sene çok merak edilen iki ürün ailesi vardır. Bu ailelerden bir tanesi iPhone, bir tanesi de Galaxy S’dir. Tasarım detaylarından arayüze, kullanılan işlemciden kamera teknolojilerine kadar hemen her noktada yeni detayların sunulması beklenir. Peki Galaxy S25 yüksek beklentileri karşılayabiliyor mu, gelin buna birlikte cevap arayalım.
Samsung Galaxy S25 için öncelikle şunu söylemeliyiz. Bu ürün, ufak boyutları itibarıyla pek çok telefondan kolaylıkla sıyrılabilen bir ürün. 6.2 inç ekranı var böylelikle ürünü tek elde rahatlıkla kullanabiliyor, pantolonunuzun ön ya da arka cebinde kolaylıkla taşıyabiliyorsunuz. Günümüzde çoğu telefonun 6.7 inç ekranlı olarak geldiğini düşünürsek, Samsung’un daha portatif bir çözüm sunduğunu söyleyebiliriz.
Cihazımız 7.2mm kalınlıkta ve 162 gram ağırlıkta. S24’e kıyasla daha ince ve hafif bir ürün olduğunu söylemeliyiz. Telefonumuzun alüminyum çerçevesi var. Köşelerden yumuşatılmış hatlar ve arka taraftaki Gorilla Glass Victus 2 kaplı yüzey, gerçekten premium his oluşturuyor. Öte yandan, IP68 sertifikası sayesinde suya ve toza karşı dayanıklı olduğunu da söylemeliyiz.
Yine de, darbe ve çizilmelere karşı daha sağlam bir konumda yer almak istiyorsanız kılıfla kullanmanızı öneriyoruz. Kutuda kılıf var mı derseniz, maalesef bulunmuyor. Kılıfı ayrıca satın almalısınız.
Telefonumuzda 6.2 inç değerde Dynamic LTPO AMOLED 2X ekran bulunuyor.
120Hz tazeleme değeri sayesinde akıcı detaylar sunan bu ekran, HDR10+ ve 2600nit parlaklık değeri sayesinde de canlı renkler sağlıyor. Tabii şunu belirtelim ki S24’te de aynı panel ve detaylar kullanılıyordu. Yine de Samsung, bu yeni ürününde yazılımsal düzenlemelerin de yardımıyla daha iyi görüntülemelerin sağlanabildiğini belirtiyor. Eğer şüpheleriniz varsa, bir teknoloji mağazasına giderek deneyimleyebilir ve karşılaştırmalar yapabilirsiniz.
Deneyimlerimiz itibarıyla ekranın gerçekten yumuşak deneyimler sunduğunu, ufak dokunuşlarla hızlıca yol alabildiğimizi belirtmeliyiz. Tabii bu ekranda parmak izi okuyucu sensöre de yer veriliyor. Dijital dünyanızın güvenliği için bu özelliği de kullanmanızda yarar var.
Qualcomm’dan Samsung Galaxy S25 serisi için özel optimize edilmiş bir işlemci.
Galaxy S25’te 3nm üretim süreciyle hazırlanan Qualcomm SM8750-AB Snapdragon 8 Elite işlemcisi kullanılıyor. Buna 12GB RAM ve 128GB dahili depolama faktörü eşlik ediyor. Tabii ürünün daha yüksek depolamaya sahip versiyonları da var. Açıkçası biz, günümüzde, hele de böyle bir amiral gemisi telefon için 128GB dahili depolamanın yeterli olmadığını düşünüyoruz. Hele de oyunlar, filmler ve mobil fotoğrafçılıkla ilgiliyseniz, kısa vadede 128GB depolamanın sizi zorlaması muhtemel. Bu yüzden de imkânınız varsa en azından 256GB varyasyonu tercih etmeniz daha iyi olacaktır.
Peki ya performans nasıl derseniz, aslında bunun cevabını vermek zor değil. An itibarıyla en güçlü Android cihazlardan bir tanesi olduğunu söyleyebiliriz. Gerek sosyal medya deneyimlerinizde, gerek yapay zekâ özelliklerinde, gerekse de oyun oynarken akıcı bir performansla karşılaşıyorsunuz. Örneğin Call of Duty gibi iyi grafiklere sahip bir oyunu sorunsuz oynayabilirsiniz.
Yapay zeka demişken, evet, internette yapacağınız aramalardan tutun da çektiğiniz fotoğrafların düzenlenmesine kadar pek çok noktada yapay zekâ özelliklerinden faydalanabiliyorsunuz. Bu da daha verimli kullanılabilirliği mümkün kılıyor.
Üçlü kamera sistemi
Ürünün arka tarafında üçlü kamera sistemine yer veriliyor. Bu sistem, 50MP + 10MP + 12MP’den oluşuyor. İster geniş açılı çekimler yapın, isterseniz de kalite kaybı olmadan 3X optik zoom yaparak fotoğraflar çekin. Tabii OIS, yani optik görüntü sabitleme özelliği de önemli. Böylelikle hareket halindeyken bile net fotoğraflar çekebilirsiniz.
Deneyimlerimiz itibarıyla Galaxy S25’in kamera performansından memnun kaldık. Dış mekan çekimleri, özellikle de iyi ışıklı ortamlarda çok güzel sonuçlar veriyor. Öte yandan çoğu telefonun düşük ışıklı ortamlarda, gece çekimlerinde zor durumlarda kaldığını da görüyoruz. S25 ise pek çok rakibine kıyasla daha güzel sonuçlar verebiliyor.
Ön taraftaki 12MP kameramız da geniş açılı selfi’ler ve vlog çekimleri için güzel performanslar sunuyor. Bu arada, ön kamerayla 4K 60FPS değerde videolar dahi çekebiliyorsunuz. Bu da Samsung’un kamera tarafında işini ne kadar ciddiye aldığını gösteren noktalardan bir tanesi.
Peki ya pil?
Samsung Galaxy S25, 4000mAh pile sahip ve tek şarj ile bir günü geride bırakabiliyorsunuz. Yine de, zaman zaman pilin sizi yarı yolda bıraktığı da olabiliyor. Bu bağlamda, fırsat oldukça yanınızda şarj cihazınızı taşımanız önemli. Ama şunu da belirtelim ki kutuda sadece kablo çıkıyor, adaptöre yer verilmiyor. Bu zaten Samsung’un son yıllarda uyguladığı bir politika.
Peki hızlı şarj tarafında neler var derseniz, pek çok farklı modele kıyasla çok da iddialı bir konumda olmadığını görüyoruz. Ürün, 25w kablolu hızlı şarj ve kablosuz olarak 15w şarj değerlerine sahip.
Samsung Galaxy S25 için son sözlere gelirsek…
Samsung Galaxy S25, an itibarıyla en güçlü Android telefonlardan bir tanesi. En önemlisi de, ürünün pek çok cihaza kıyasla daha ufak boyutlarda olması ve tek elde kullanıma uygun bir yapıda olması. 6.2 inç ekranı bulunan ve 162 gram ağırlığa sahip telefon, genç yaşlı fark etmeksizin yüksek performans arayan ve tabii ki uygun bütçesi olan hemen herkese hitap ediyor.
–
