Nokia, cep telefonu pazarından çekilmiş olsa da, telekomünikasyon altyapı teknolojilerindeki liderliğini sürdürüyor ve şimdi de Ay’a 4G ağı kurarak bir ilke imza atmaya hazırlanıyor.
Intuitive Machines-2 (IM-2) görevi kapsamında, Nokia’nın geliştirdiği Ay’daki ilk hücresel ağ, gelecekteki uzay araştırmaları ve mürettebatlı Ay görevleri için önemli bir temel oluşturacak.
Nokia’nın Ay ağını taşıyan Intuitive Machines Athena iniş aracı, SpaceX Falcon 9 roketi ile başarılı bir şekilde fırlatıldı. Görev kapsamında, iniş aracından gelen ilk görüntüler, istikrarlı bir konum, güneş enerjisi şarjı ve Dünya ile radyo iletişiminin sağlandığını gösteriyor. Athena’nın alçak Ay yörüngesine girmesi ve ardından Ay yüzeyine iniş yapması bekleniyor.
Nokia’nın Ay’a kurmayı planladığı 4G/LTE ağı, Ay görevlerinin özel ihtiyaçlarına göre tasarlandı. Bu ağın temel amacı, Athena iniş aracını Ay yüzeyindeki iki araca, MAPP gezgini ve Micro Nova Hopper drone’a bağlamak. Nokia, Ay’a inişten kısa bir süre sonra Ay Yüzeyi İletişim Sistemi’ni (LSCS) devreye sokacak. Dünya’dan doğrudan bağlantı ile Intuitive Machine’in uzaktan izleme yazılımı kullanılacak ve ardından Athena’ya entegre edilmiş “kutudaki ağ” (NIB) çalıştırılacak.
NIB, ilk olarak MAPP gezginindeki cihaza hücresel bağlantı kuracak ve bu, Ay’daki ilk hücresel arama olacak. Daha sonra, Micro Nova Hopper drone’u da ağa bağlanacak. MAPP gezgini ve Hopper, Ay yüzeyini keşfederken, Nokia ağın performansını izleyerek gerekli ayarlamaları yapacak. Toplanan veriler, gelecekteki görevler için ağ tasarımını ve dağıtımını iyileştirmede kullanılacak.
Nokia’nın LSCS görevi, hücresel teknolojinin gelecekteki uzay görevlerinde iletişim için kullanılabileceğini göstermeyi hedefliyor. Bu proje, Ay’da güvenilir ve yüksek kapasiteli bir iletişim ağı kurmanın mümkün olduğunu kanıtlayarak, gelecekteki Ay ve Mars görevleri için önemli bir adım olacak.