KOBIL CEO’su İsmet Koyun ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Bakın İsmet Bey bizlere neler anlattı: “Bugün Almanya’da 20 milyon kişi KOBIL’in geliştirdiği teknolojileri kullanıyor. Dünyayı değiştirecek projeler üzerine çalışıyoruz. Türkiye’de her dört online bankacılık kullanıcısından biri KOBIL teknolojisiyle korunuyor. Türkiye’de de dört dörtlük bir AR-GE ekibi kurarak yatırımlarımıza devam edeceğiz ve hedefimiz çalıştığımız sektörde güvenlik alanındaki bir numaralı şirket olmak”.
Bizlere KOBIL’den bahsedebilir misiniz? KOBIL şirketlere ne gibi çözümler sunuyor?
Türkiye’nin mühendislik gücünün de bir yansıması olan KOBIL, 31 yıl önce Almanya’da kuruldu. Kurucusu benim. Geliştirdiğimiz yüksek teknolojiyle özellikle internet bankacılığı güvenliği konusunda, bağımsız araştırma kuruluşların tarafından lider olarak gösteriliyoruz. KOBIL’de akıllı kart, tek seferlik şifre ve kriptografi alanlarında öncü çalışmalar yürütüyoruz. Aynı zamanda dijital kimlik, yüksek güvenlikli veri teknolojisi, uçtan uca şifreleme ve mobil güvenlik yönetimi alanlarında da çözümlerimiz var. Burada bahsi geçen çözümleri gerçekleştirebilen ilk ve tek global Türk markasıyız.
Almanya, Türkiye, Polonya, Fransa, İsviçre ve Avusturya’nın yanı sıra, bugün 18 ülkede yılda 3 milyar finansal işlem gerçekleştiriyoruz. Dünyadaki büyüme stratejimiz kapsamında bankacılık-finans teknolojileri alanındaki çözümlerimizi Silikon Vadisi’nde bulunan ofisimizle Amerika’ya taşıyor; Asya Kıtası’na da açılarak bir anlamda kıtalararası genişlemeyi hedefliyoruz.
Finans sektöründe pek çok firma ile çalışıyorsunuz. Fintech devrimi ile finans firmaları da alışıldıklarının dışında çözümler sunacaklar. Bu konuda güvenliğin nasıl sağlanması gerekli?
Daha 2010’lu yılların başında, Google ve Facebook gibi markaların ellerindeki bilgi gücünün farkındaydık. O dönemlerde bankaları, online bankacılığın değişimi konusunda uyarıyorduk. Çok fazla bilgiye erişebilen bu gibi markaların geldiği nokta itibariyle, güvenlik konusu günden güne çok daha fazla önem kazandı. Biz, sahip olduğumuz teknolojiyle o dönemden itibaren şirketlerin, müşterilerinin dijital kimliklerini koruyabilmelerine olanak sağlamaya başladık.
Bir de PSD2 konusu var ki bankalar istesin veya istemesin, sevsin veya sevmesin, İkinci Ödeme Hizmetleri Yönergesi (Payment Services Directive – PSD) 2018’de uygulamaya girecek. Günümüzde, özellikle bankalar için “maksimum güvenliğin” adı olarak tanımlanan PSD2’den sonra, müşteriler banka hesaplarını doğrudan pazar alanlarına bağlayacak ve yeni üçüncü taraflar/partiler Ödeme Başlatma Servis Sağlayıcıları (PISP’ler) görevi görecekler. Ayrıca hesaplarını, tüm hesaplarının tek bir görüntüsü için API’ler aracılığıyla toplama imkânına sahip olacaklar. Özetle, yeni üçüncü taraflar/partiler Hesap Bilgisi Servis Sağlayıcıları (AISP) olarak görev yapacaklar.
Öte yandan, online bankacılıkta Türkiye birçok olumsuz durumla karşı karşıya kalıyor. SMS mesajları SIM klonlama, telefon, telefon santrali hackleme veya sosyal mühendislik yoluyla ele geçirilerek müşterilerin hesaplarının boşaltılması… Bunlar tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de online bankacılığın kabusu haline gelen hadiseler olarak kayda geçiyor. KOBIL’de, güvenlik süreçlerinde SMS mesajı yollamadan, yüksek güvenlikli titanyum kanal üzerinden haberleşmeyi gerçekleştiriyoruz. Titanyum kanal, telefonun hacklenme ihtimaline karşı var olan güvenlik yazılımları yerine KOBIL’in güvenlik kütüphanelerini kullanıyor. SMS ile giriş yapma ve işlem onayı gibi süreçler titanyum kanal kullanılarak gerçekleştiriliyor. KOBIL teknolojisinin iş akışlarına entegrasyonu ile ortaya çıkan sosyal mühendislik, kredi kartı onayının güvenli olay (trusted sign) ile gerçekleştirilmesi, KOBIL AST teknolojisiyle müşteriye özel bilgilerin ve internet giriş şifresinin korunması, bilgisayardaki online bankacılık işlemleri başlamadan önce gereken güvenli ortamı sağlamadan işlemlerin başlatılmaması, işlem bitene kadar bunun kontrol edilmesi, KOBIL’in sunduğu yüksek güvenlikli teknolojinin bir sonucudur.
Son dönemde mobil çözümlerin sayısının arttığını görüyoruz. Sizin bu konuda çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Dijital kimliğin mobil dünyadaki yeri ve önemi gittikçe artıyor. Müşteriler, güvende tuttukları için şirketlerle kişisel verilerini paylaşıyorlar. Adlarını, adreslerini ve hatta banka verilerini ifşa ederek şirketlere büyük güven duyuyorlar. Bununla birlikte oluşabilecek bir güven kaybı veya güvenlik açığı, şirketin itibarının ve varlığının temelinden sarsılmasına da sebep olabiliyor.
KOBIL’e ait Public-Key-Infrastructure (PKI) ve sanal akıllı kart teknolojisi ve sayısız entegre güvenlik özellikleriyle, müşterinin kimliği ve verileri tüm platformlarda koruma altına alınıyor. Mobil Uygulama Güvenliği Teknolojisi (mAST) ile KOBIL, insanların, makinelerin ve eşyaların yanı sıra mobil uygulamaları, cihazları, işlemleri ve süreçleri dijital dünyada birbirine bağlayan akıllı bir yazılım çözümü sunuyor.
2017 yılını kendiniz ve çalıştığınız alan çerçevesinde nasıl yorumluyorsunuz?
2017 bizim adımıza gerçekten başarılı bir yıl oldu. SAP ile yaptığımız başarılı işbirliğimiz resmi olarak bize ortaklı kurma imkânı verdi. Bunlar elbette çok sevindirici ve güzel haberler. 2018 yılında yürürlüğe girecek olan PSD2 düzenlemesi, şu an yalnızca Avrupa için geçerli olacak bir konu olsa bile, tüm şartlarını yerine getirebilen tek üreticiyiz. Türkiye’deki bankaların buna şimdiden hazır olması gerekiyor ve biz bunu onlara sağlayabiliyoruz.
Satış bölümümüzü Orta Doğu ve Afrika bölgelerinde güçlendirdik. Bazı ülkelerse Türkiye ofisinden yönetiliyor.
Sektöre katkı sağlamak adına, tıpkı Almanya’da TU Darmstadt ile yaptığımız gibi, Türkiye’de de üniversitelerle daha sıkı bir çalışma içinde olmak; genç, yetenekli, motive edilmiş öğrencileri yenilikçi ürünler konusunda bilgilendirmek ve birlikte çalışarak onları desteklemek istiyoruz.
Gelecekte sunacağınız çözümlerle ilgili bizleri nasıl yenilikler bekliyor?
Bugün Almanya’da 20 milyon kişi KOBIL’in teknolojisini kullanıyor. 2017 yılı sonuna doğru dünyada bir ilk olacak ve tüm dengeleri değiştirecek, kod adına Ecosystem dediğimiz bir platformu duyurmayı planlıyoruz. Yine dünyada ilk defa yapılacak olan, aynı anda yüz, ses ve hareket ile çalışan son derece yüksek güvenlikli bir ürün üzerinde çalışıyoruz. KOBIL’de 70 mühendis var. Türkiye’de de dört dörtlük bir Ar-Ge ekibi kurarak yatırımlarımıza devam edeceğiz ve güvenlik alanındaki bir numaralı şirket olacağız.