Kaset, yani müzik kasetleri, bir zamanlar oldukça popülerdi. Plaklara kıyasla daha ufak boyutlardaydılar ve daha kolay taşınabiliyor; arabalarda ve hatta Walkman aracılığıyla yanımızda bile taşıyarak dinleyebiliyorduk…
Kaset bitti, sonra CD’ler geldi. Daha kaliteli ses ve daha kolay kullanımdan söz ediliyordu. Derken kapasiteler arttı, kullanım alanları genişledi ve kasetlere yavaş yavaş elveda demeye başladık…
Sonrasını da zaten biliyorsunuz. MP3’ler, yüksek çözünürlüklü dijital formatlar derken Spotify gibi streaming servislerine kadar geldik!
Yine de, son yıllardaki gelişmeler gösteriyor ki müzik tutkunları için eski araçların hâlâ önemi var. Buna ister “retro” tutkusu deyin, isterseniz “analog ses” isteği, isterseniz de “fiziksel arşiv” tutkusu…
Araştırmalar, son yıllarda plakların ardından müzik kasetlerinde de ilgi artışının yaşandığını gösteriyor.
The Next Web sitesinde paylaşılan makalede, pandemi sürecinde kaset satışlarının yükselişe geçtiğinden söz edilmiş. Peki neden?
Öncelikle birkaç sene geriye gidelim isterseniz. Son yıllarda plak satışlarında ciddi artışlar var. Audiophile olarak nitelendirilen ses tutkunları, müziği en iyi ses kalitesiyle, yani analog olarak dinlemek istiyor. Bu, geçmişten bu yana devam eden bir tutku. Bunlara ek olarak da plak kavramını yeni yeni keşfeden dinleyiciler var. Bir de “Herhalde bu bir moda, bir akım” düşüncesiyle hareket ederek plak satın almaya başlayanlar var.
Bu ilgi artışı, pek çok firmayı da harekete geçirdi. Eski ve yeni pek çok albüm, artık “sınırlı sayıda” olarak satışa sunuluyor ve bunların büyük kısmı tükeniyor da. Örneğin, son yıllarda Barış Manço, Erkin Koray ve Selda Bağcan gibi isimlerin plakları yurt dışında tekrar tekrar basılıyor. 70 ve 80’li yıllarda basılan plaklardan söz ediyoruz, ki yabancı dinleyicilerin ciddi bir “keşfetme” isteği de var diyebiliriz bunun için.
Peki ya kasetler?
1 yılı aşkın süredir pek çok sektörde daralma söz konusu ve vaktimizin büyük kısmını evlerimizde geçiriyoruz. Haliyle müzik sektörü de zor durumda. Düşünsenize, konserler olmuyor, hayranlarla etkinlikler gerçekleşemiyor ve bu da ciddi kazanç kayıpları demek.
Kasetler, hem üretim hem de satın alım tarafında plaklara kıyasla daha fazla kolaylık sunabiliyor.
Diyelim ki bir bağımsız müzik grubunuz var. Kaydettiğiniz şarkılarınız da var. Pandemi sebebiyle konser vermeniz mümkün değil. Kayıtlı şarkılarınızı plak olarak bastırıp satışa sunmak da kolay değil. Oysa bu şarkıları kaset olarak bastırmak daha kolay. Plağa kıyasla daha uygun fiyatlara satabilmek ve böylece yüksek satış rakamlarına ulaşarak gelir elde edebilmek de daha kolay. Burada şu soru sorulabilir: “Bu şarkıları Spotify gibi platformlardan dinlemek varken niye kasete para vereyim?” İşte burada da devreye “fiziksel bir ürüne sahip olmak” hazzı giriyor.
Araştırmacılar, yurt dışında pek çok müzik grubunun pandemi döneminde gelir elde edebilmek için uygun fiyata kaset basıp satışa sunduğunu ifade ediyor. Ayrıca pek çok müzik sever, hâlâ fiziksel ürünlerin önemine dikkat çekiyor. Para verip alınan ürünü elde tutabilmenin, ona inceleyebilmenin ve arşivleyebilmenin zevkli olduğuna inanıyor.
Bu sebeple de salgın döneminde kaset satışlarında ciddi artış var. İngiliz Fonografi Endüstrisi rakamlarına göre geçtiğimiz sene Birleşik Krallık’ta 156.542 adet kaset satışı gerçekleşti. Bu, 2003’ten bu yana elde edilen en yüksek rakam ve 2019 satışlarına kıyasla %94,7’lik artış demek.
Sanırız önümüzdeki günlerde bağımsız gruplardan çok ünlü müzisyenlere kadar pek çok sanatçının “kaset” tarafında tercihleri olabilir.