Genel Veri Koruma Regülasyonu nun tamamlanacağı 25 Mayıs 2018 tarihine altı hafta kalmışken, NetApp’ın küresel çapta yürüttüğü bir araştırmaya göre 1,106 BT karar vericisi, ortak kaygılarda birleşiyor.
Katılımcıların üçte biri, regülasyona uyum sağlayamamanın yaratacağı etkilerin, işletmelerini riske atacağını düşünüyor. Ayrıca katılımcıların üçte ikisi, 25 Mayıs’a kadar regülasyonun gereklerini yerine getirmelerinin mümkün olmayabileceğini düşünerek kaygılanıyor.
Araştırmada elde edilen önemli sonuçlardan bazıları şöyle:
- Küresel işletmelerin %35’i Genel Veri Koruma Regülasyonu’nun şirketlerinin varlığını tehlikeye atabileceğini düşünürken, %51’i ise regülasyonun kurumsal itibarlarına zarar verebileceğini düşünüyor
- Küresel işletmelerin %67’si 25 Mayıs’a hazır olamamaktan korkuyor.
- Küresel işletmelerin yalnızca %40’ı, verilerinin nerede depolandığını bildikleri konusunda kendilerine güveniyor.
Şirketler regülasyon uyum sağlayamamanın getireceği cezaları büyük bir tehdit olarak görüyor
Regülasyonun yürürlüğe girmesine yalnızca 45 gün kalmışken, küresel şirketler regülasyona uyum sağlayamamanın etkilerinin ne kadar büyük olacağının bilincinde. Küresel BT karar vericilerinin üçte birinden fazlası (%35), para cezalarının şirketlerinin varlığını tehlikeye atabileceğini söylüyor. Böyle düşünenlerin oranı Amerika Birleşik Devletleri’nde (%40) ve Birleşik Krallık’ta (%41) çok daha fazla. Diğer taraftan Fransa’daki katılımcıların %34’ü, Almanya’daki katılımcıların ise %26’sı, söz konusu para cezalarının şirketlerinin sonunu getirebileceğini düşünüyor.
Katılımcılar aynı zamanda itibarlarına yönelik potansiyel hasara dair görüşlerini de paylaştı. İngiltere, uyumsuzluğun saygınlık açısından kurumlarının zarar göreceğinden endişelenen yüzde 56 ile bu alanda ilk sırada yer alırken arkasından yüzde 52 ile Amerika, yüzde 49 ile Fransa ve yüzde 45 ile Almanya yer alıyor.
GDPR’a hazırlanmak için güçlü sebepler: GDPR’ın yürürlük tarihine dair küresel endişeler devam ediyor
GDPR’ın yürürlük tarihi, AB vatandaşlarının kişisel verileriyle iş yapan tüm kurumları etkilerken BT karar vericileri arasında yüksek seviyelerde endişeye sebep oluyor. BT karar vericilerinin yüzde 67’si, kurumlarının yürürlük tarihine kadar uyumlu olamayacağını düşünüyor. Yüzde 76’sının yürürlük tarihine kadar uyum sağlama konusunda çeşitli kaygılara sahip olduğu Amerika’daki BT karar vericiler, iyimserlikte en düşük sırada yer alıyor. Avrupa’daki BT karar vericilerinde de durum pek farklı değil. İngiltere’deki katılımcıların yüzde 74’ü ve Almanya’daki katılımcıların yüzde 60’ı aynı endişeleri paylaşıyor. Yüzde 59 ile Fransa’dan katılanlar ise bu alanda seviyenin en az olmasıyla dikkat çekiyor. Avrupa boyunca, BT karar vericilerinin neredeyse üçte ikisi (yüzde 64) endişelerini dile getiriyor. Bu rakam geçtiğimiz 15 ayda yalnızca yüzde 9 azaldı: 2017’nin başında NetApp’ın gerçekleştirdiği bir ankete göre Avrupa’dan katılanların yüzde 73’ü kaygılandıklarını belirtmişti. Yürürlük tarihi yaklaşırken şirketlerin endişelerini hafifletmek için gerçekleştirdikleri çalışmalarıyla ileri hazırlıkların motivasyonu artmaya devam ediyor.
Gelişim için hala zaman var: Verilerin nereye ekleneceği konusundaki güven eksikliği endişeleri artırıyor
GDPR ile AB vatandaşlarının kişisel verileriyle iş yapan tüm kurumlar, verilerinin nerede saklandığından her zaman emin olmak zorunda. Bu bilgi, GDPR uyumluluğuna yönelik ilk adım olarak dikkat çekiyor. Fakat anket aynı zamanda küresel çapta bilgilerin az olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yalnızca yüzde 40’ı verilerinin nerede depolandığını güvenle belirtebiliyor. Amerika’daki katılımcılar ise yüzde 52 ile güven oranı en yüksek ülke olarak ön plana çıkıyor. Avrupa’da ise bu güven çok aşağılara inerken (yüzde 35), NetApp’ın 2017’de gerçekleştirdiği anketle kıyaslandığında yalnızca yüzde 10 seviyesinde bir artış gözleniyor. Yalnızca yüzde 33’ü tüm verilerinin nerede depolandığını bildiğini söyleyen Almanya, en az güvene sahip ülke olarak dikkat çekiyor. Hemen arkasında ise yüzde 39 ile İngiltere ve yüzde 34 ile Fransa yer alıyor.
Opinion Matters tarafından Mart 2018’de tamamlanan araştırma; BT satın alma kararlarından sorumlu olan veya bu sürece katılan, 100 veya daha fazla çalışandan oluşan şirketlerde görev alan 1,106 üst düzey yönetici, CIO ve BT müdürü dâhil edilerek yapılmıştır.