Yüksek hızda fiber internet fiber optik kablolardan sunulabiliyor ve internet şirketleri bu kabloları bulundukları şehirlerde yer altından yeni kazılar yaparak veya uygun noktalarda İstanbul’da olduğu gibi halihazırdaki metro, metrobüs ve füniküler güzergahlarındaki altyapılardan geçiriyorlar.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen sene bu güzergahlardaki fiber internet için fiber optik kablo döşeme izinlerini (geçiş hakkı) iptal etmesi ve 2017’de yenilenmeyeceğine dair kararının ardından TELKODER de mahkemeye başvurmuştu.
İBB’nin fiber internet ve telefon hizmetlerinde kesintiye neden olacak nitelikteki bu kararının kamu zararına yol açacağı, Belediye’nin sebepsiz ve tek yanlı olarak karar veremeyeceği gerekçesiyle açılan davada, İstanbul 10. İdare Mahkemesi TELKODER’i haklı buldu ve İBB’nin kararını iptal etti.
Yüksek hızda fiber internet hizmeti sunmak ve bu hizmete ulaşmak isteyenleri endişelendiren ve İstanbul’un haberleşme altyapısına önemli zararlar verecek olumsuz duruma karşı Mahkeme’nin aldığı bu kararla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne dur denilerek, bütün belediyelere de uyarıda bulunulmuş oldu.
Arıak: “Yargı kararları sadece İBB için değil Türkiye’deki tüm belediyeler için bir uyarı”
TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak “İBB tarafından bir belediye şirketi olan İSTTELKOM’u İstanbul’da tekel haline getirmek amacıyla yapılan bu olumsuz hamleler Türkiye için çok kritik olan haberleşme sektörüne önemli zararlar verecek ve yatırımı engelleyecekti. İstanbul’da oluşturulmak istenen pazar yapısı hükümet program ve hedefleri ile yasal düzenlemelere uygun değil. Tüm dünyada yerel yönetimler, yatırımcıların fiber altyapı kurmalarına destek olurken, Türkiye’de belediyeler fiber altyapı kurulumunun kendi bölgelerine sağlayacağı katma değeri anlayıp, bu konuda çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin uygulanmasına yardımcı olmalıdır. Yargı, sektörün geleceğinde büyük sorunlar yaşatacak büyük bir hatanın önüne geçerek, kamu zararına yol açacak süreci ortadan kaldırdı. Öncesinde yine keyfi bir şekilde geçiş hakkı düzenlemesi yapan, yatırım ve hizmetin kesintisizliği esaslarının yerine kar güdüsünü öne çıkaran İBB kararları iptal edilmişti. Bu süreçte verilen yargı kararları sadece İBB için değil Türkiye’deki tüm belediyeler için bir uyarıdır. Gelişen, büyüyen Türkiye, sanayi 4.0 için vazgeçilmez unsur olan elektronik haberleşme altyapı yatırımlarının yapılabilmesi için geçiş hakkı düzenlemeleri şeffaf ve teşvik edici olmalıdır. ” dedi.
Hukuksal Süreç Nasıl İşledi
İstanbul 10. İdare Mahkemesi, bilgi toplumunun vazgeçilmez unsuru olan elektronik haberleşme hizmetlerine yönelik geçiş hakkı taleplerini değerlendirme ve kabul etmeme konusunda kanunların Belediye’ye sınırsız bir yetki tanınmadığını belirterek, başta belediyeler olmak üzere geçiş hakkı sağlayıcılarının kar amacı güdemeyeceklerini, temel ölçütün tüm vatandaşların olabildiğince düşük bedelle hizmetten yararlanmaları olduğunu vurguladı.
Kanun ve düzenlemelerin temel amacının kamu yararı olduğunu belirten Mahkeme, elektronik haberleşme hizmeti sunan işletmeciler ile Belediye arasında imzalanan sözleşmenin tarafı olan İBB’nin ancak ve ancak kamu yararı ve hizmet gereklerinin sekteye uğratacak sorunların varlığı halinde sözleşmeyi tek taraflı sona erdirebileceğini belirtirken, hiçbir somut neden göstermeksizin, keyfi bir şekilde fesih işlemi yapılmasının 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nu ihlal ettiği sonucuna vardı ve İBB kararını iptal etti.