Kaspersky Lab’ın Türkiye’yi de kapsayan araştırması, kullanıcıların cihazlarında barındırdıkları uygulamaların yönetilmesine yönelik tutumlarının ve dijital hijyen e verilmeyen önem, bilgisayarlar ve tabletler üzerindeki hassas verileri güvenlik tehditlerine karşı bilhassa savunmasız hale getirdiğini ortaya koyuyor.
Dijital hijyen önemi ile ilgili araştırma, kullanıcıların cihazlarında bulundurdukları içeriği kontrol altında tutmama eğiliminde olduklarını gösteriyor. Türkiye’de insanların yarısından çoğu bilgisayarlarındaki ve tabletlerindeki içeriği düzenli olarak gözden geçirirken, bunu akıllı telefonları için yapanların oranı %74 olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bunun asıl nedeni, akıllı telefonların bilgisayarlardan ve tabletlerden daha az belleğe sahip olması. Kullanıcıların %34‘ü akıllı telefonlarında depolama alanının olmaması nedeniyle uygulama silerken, bilgisayarları için bunu yapanların oranı sadece %15.
Kullanıcıların %23‘ü en son ne zaman bilgisayarlarından bir uygulama kaldırdıklarını hatırlamazken, bu rakam akıllı telefonlar için %8‘e iniyor. Bu durumda kullanıcıların bilgisayarlarındaki uygulamaların üçte biri asla kullanılmayarak sabit diskte gereksizce yer kaplıyor ve potansiyel olarak arka planda çalışarak hassas bilgileri risk altına sokuyor.
Hassas verileri saklayan cihazların muhafaza edilmesi konusuna da bir o kadar hassasiyet göstermek gerekiyor. Ancak araştırma sonuçlarına göre cihazlar bu konuda eşit muamele görmüyor. Kullanıcıların %69‘u akıllı telefonlarındaki uygulamaları güncellemeler yayınlanır yayınlanmaz güncelliyor ve böylece güncel güvenlik yamalarından faydalanabiliyor. Buna karşılık, kullanıcıların tablet ve bilgisayarlardaki uygulamaları güncelleme olasılıkları daha düşük. Yalnızca %53’ü tabletlerindeki ve %48’i bilgisayarlarındaki uygulamaları ilk fırsatta güncelliyor.
Bu davranışın bir sonucu olarak, kullanıcılar cihazlarında (özellikle bilgisayarlarında) biriken dijital yığıntı sebebiyle birtakım sorunlara davetiye çıkarıyor. Kaspersky Lab’ın istatistikleri, kullanıcıların kötü amaçlı yazılımlarla karşılaşma ihtimalinin diğer cihazlarına kıyasla bilgisayarlarında daha yüksek olduğunu gösteriyor (Bilgisayarlarda %33, akıllı telefonlarda %20). Araştırma sonuçları endişe verici bir çelişkiyi de oraya çıkarıyor. Kullanıcıların bilgisayarlarındaki riskli davranışlarına ve bu cihazlara zararlı yazılımların bulaşma ihtimalinin daha yüksek olmasına rağmen, araştırmaya katılan kullanıcıların büyük çoğunluğu hala verilerini saklamak için en güvenli yer olarak bilgisayarlarını görüyor.
Dijital aygıtları güvende tutmak için kullanıcıların aşağıdaki dijital hijyen adımlarını izlemeleri öneriliyor:
- Uygulamaları güncelleyin – kullanıcılar için yeni sürümler piyasaya çıktığında uygulamaları güncellemeleri önemlidir çünkü uygulamanın güvenlik açıklarını ortadan kaldıran veya azaltan güvenlik yamaları bulunabiliyor.
- Uygulamaları temizleyin – hatalı şekilde yönetilen akıllı telefon uygulamaları, kullanılmadığı zamanlarda bile genellikle veri ilettiği için bir güvenlik tehdidi oluşturuyor.
- Uygulama ayarlarını değiştirin – bunlar, kullanıcının uygulamanın cihazla nasıl etkileşime girdiğini yönetmesine olanak sağlar. Örneğin, uygulamalar kullanıcının hassas bilgilerine erişebilir, kullanıcı konumlarını takip edebilir ve üçüncü parti sunucularla verilerini paylaşabilir. Bu ayarların iyi yönetilmemesi, kullanılmayan uygulamaların kullanıcının haberi olmadan cihazdaki bilgilere erişmesine neden olabilir.
- Özel yazılım kullanın – şüphe uyandıran ve kullanılmayan uygulamaların yanı sıra güncelleştirilmesi gereken uygulamaları ayırt etmeye yardımcı olan uzman bir yazılım yükleyin.