Uzmanlaşmak İnsanı Doğru Noktaya Taşıyor
Türkiye’deki veri depolama ve iş sürekliliği alanına hız kazandıracak bir strateji ile kurulan Datacore yoluna tam hızla devam ediyor. Datacore’da yaşanan gelişmeleri Genel Müdür Serdar Özçelik’e sorduk.
Uzun yıllardır sektörde faaliyet gösteren bir firmasınız, bize kısaca Datacore’un hikâyesinden bahsedebilir misiniz?
Datacore 2000 yılında kuruldu. Talihsiz 1999 depremi sonrasından bahsediyoruz. Kurumların çoğu veri güvenliği konusunda birçok eksiklik buldular. Biz de kurumların veri güvenliği konusundaki eksiklerini görüp Datacore’u kurduk. Datacore’un kurulduğu günden bu yana felsefesi, veri yönetimi tarafında kalmak ve bununla birlikte katma değerli servisler sunmak. Geçtiğimiz 15 yıl içerisinde sektördeki diğer firmaların aksine konumuzda uzmanlaşan ve katma değerli çözümler sunan bir firma olmak yolunda ciddi adımlarla ilerledik.
Datacore ile NetApp arasındaki işbirliği nasıl başladı?
İş birlikteliğimiz çok uzun yıllara dayalı. NatApp’ın Türkiye’ye gelmesinde de Datacore’un ciddi katkıları bulunuyor. NetApp ile Datacore arasındaki ilk anlaşma 2003 yılında imzalandı. Bu tarz bir anlaşma yapmamızın sebebi, yedekleme ile başlayan yolculuğumuza konsolidasyon ile devam etme kararı aldık ve sektördeki çözümlere odaklandık. Bu konuda yaptığımız ciddi araştırmalar sonucunda NetApp’da karar kıldık ve NetApp’ı Türkiye’de temsil eden ikinci firma olduk. NetApp ile anlaşma yaptığımız sene, firmanın geriye dönük elde ettiği gelirlerin 3 katı bir gelir elde ettik. Bu sayede üst kurumsal markette çok ciddi referanslar yarattık. Ford, Halkbankası ve THY gibi firmalarla çalışmaya başladık ve NetApp ile olan ilişkimiz daha da gelişti. Elde ettiğimiz gelirler ile birlikte NetApp Türkiye’deki potansiyeli gördü ve ardından burada ofisini konumlandırdı. Bu yüzden kendimizi NetApp’ın bir parçası gibi de görüyoruz.
Geçtiğimiz dönemde NetApp Star İş Ortağı oldunuz. Dünyada sayılı firmanın yakaladığı bu başarıyı elde etmek için yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Tabii ki birçok firma partnerlik konusunda yapılan ciroları dikkate alıyor. Datacore kurulduğu günden bu yana veride uçtan uca çözüm sunmak vizyonuyla yaklaşan bir firma oldu. Öncelikle bize ihtiyacı olan müşterimizi analiz ediyoruz ve ardından ihtiyaçlarını belirleyip ona göre bir çözüm oluşturuyoruz. Çözüm oluşturduktan sonra da işimiz bitmiyor ve 7/24 bu çözümün arkasında durup destek veriyoruz. Tabii ki bu tablo NetApp için çok değerli. NetApp sadece depolama tarafında yer alan bir firma, bizim elimizde ise NetApp’ı uçtan uca tamamlayabilecek araçlar ve insan kaynağı bulunuyor. Bu yapı da bizi Star Partner seviyesine ciddi şekilde yaklaştırıyor, yüksek gelirler elde ettiriyor, elde edilen gelirler sonucunda da firma üzerinde yaratılan katma değeri daha güçlü ve sağlam hale getiriyor. Sadece NetApp geliri veya NetApp ürünü satmak değil, çözüm içerisinde NetApp’ı doğru kullanmak bizi bu yolda yukarılara taşıdı diyebiliriz.
NetApp Star İş Ortağı olmanız Datacore’un önümüzdeki dönemde strateji ve hedeflerini değiştirdi mi?
Bu durum hedeflerimizi çok değiştirmedi. Sonuçta büyümenin doğal sonucu olarak Star Partner seviyesine geldik. Bunun ardından ciddi faydalar görmeye başladık. Benim bildiğim NetApp’ın 2000 civarında iş ortağı bulunuyor. EMEA bölgesinde de 17 adet Star Partner seviyesinde iş ortağı bulunmakta. 2000 içerisinde ilk 17’de olmak sevindirici. Geçtiğimiz hafta NetApp’ın Budapeşte’de gerçekleştirilen iş ortağı toplantısındaydım. Bu toplantılar içerisinde bir de Star Console denilen başka bir toplantı yer alıyordu. Bu özel toplantıya biraz önce bahsettiğim 17 firma katılmıştı. 800 milyon doları temsil eden bu gruptaki firmalardan biri de Datacore’du. Bu durumun ülkemize de faydası büyük. Çünkü ihtiyaçlarımızı birebir NetApp’ın en üst düzey yöneticilerine iletebiliyoruz. Bu toplantılardan aldıkları geri dönüşler sayesinde NetApp sundukları çözümlerde nereye gideceklerine karar veriyor. Genel ihtiyaçlar aynı fakat her ülkenin ihtiyacı farklı olabiliyor. Türkiye’yi Datacore olarak bu tarz bir platformda temsil etmek gurur verici. Bunun dışında Star Partner’lik NetApp ile olan iş birlikteliğimizde bize büyük bir değer katıyor. Veri yönetimi ve depolama alanında Türkiye’de lider konumda olan bir markayız. Pazar Türkiye’de belli ölçü de büyüyor ve Datacore olarak büyüme hedeflerimizi yakalayabilmek için coğrafyamızı genişlememiz gerekiyor. Star Parner’liğin bu konuda bize ciddi faydaları olacak. Hedefimizi elimizdeki imkanları kullanıp Datacore’u global bir çerçeve de özellikle Orta Doğu pazarına doğru yaklaştırabilmek.
Datacore ve NetApp işbirliği ile sunulan hizmetler firmalara hangi konularda değer katıyor?
NetApp’ın sağlamış olduğu esnek yazılım altyapısı, uygulama yazılımlarıyla entegrasyonu ve donanımsal mimari yapısı kurumlara çok ciddi faydalar sağlıyor. Bu faydaları sadece fiyat/performans olarak değerlendirmek doğru değil. Aynı zamanda sahip olma maliyeti ve yatırım geri dönüş sürecini de doğru algılayıp ölçebiliyor olmanız gerekiyor. Çözüm dediğimiz yapı, aslında bu üçünün birleşimi. NetApp bunu konsolidasyon tarafında yapıyor. Bizim iş birlikteliğimizin ana kısmı ise; NetApp’ı tamamlayıcı ürünlerle birlikte kurum içerisinde ihtiyaç duyulan doğru veri yönetimini, sahip olma maliyetlerini ve yatırım geri dönüş sürecini kısaltacak uçtan uca çözümü sunabilmek. Bu durum veri yönetimi tarafından bakıldığında gerçek bir entegratörün izlemesi gereken yol olarak karşımıza çıkıyor. İnandığımız nokta şu, uzmanlaşmak insanı doğru noktaya taşıyor.
Sektörün önde gelen yöneticilerinden birisiniz ve son dönemde firmalar için hayati önem taşıyan “veri” üzerine uzmanlaşmış durumdasınız. Bu konuda yeni trendler neler? Firmalara bu konuda verebileceğiniz tavsiyeler var mı? Hangi konularda dikkatli olmalılar?
Ülkemizde yapılan belli başlı hatalar var. Bunlardan bir tanesi uzun ölçekli planlar yapmamamız ve ilk satın alma maliyetlerine gereken önemi vermememiz. Tabii ki şu günlerde üzerine konuştuğumuz ve popüler olan birçok konu var. Fakat siz fiyat odaklı bir çözüm oluşturup ileriye yönelik hedefler yapıyorsanız, hedeflerinize ulaşmanız biraz zor olacak. Sanallaştırma, yazılım tabanlı veri merkezleri ve Bulut Bilişim gibi konulardan konuşuyoruz. Popüler konu çok fazla ve sektörde günden güne gelişiyor. Bu hıza ayak uydurmak da kolay değil. Bu sebepten firmalara önerim doğru bir entegratör ile çalışmaları. Firmalara tavsiyem ürün dinlemektense çözümü dinlemeye çalışsınlar. Anlık yapacağınız yatırımlar sizi ileride oluşturacağınız çözümlerden uzaklaştırabilir.
Datacore olarak 2014 yılının ilk altı ayını nasıl yorumluyorsunuz? Kalan altı ay için beklentileriniz neler?
Datacore’da şöyle bir gerçek var. Kurulduğumuz 2000 yılından bu yana gelir bazında yıllık en düşük büyüme oranımız yüzde 25 oldu. Son dört yıldır yüzde 40’ın üzerinde büyüme yaşadık. 2014 yılının ilk altı ay sonuçlarımız tam anlamıyla hazır değil fakat aldığım rakamlar çerçevesinde yüzde 37’nin üzerinde bir büyüme kaydettiğimizi söyleyebilirim. Biliyorsunuz ilk altı ay içerisinde bir seçim dönemi yaşadık ve yatırımların biraz bekletildiğini gördük. Biz şunu görüyoruz, maket daralsa bile doğru firma tanımı ile çalıştığımızda farklı müşterileri bünyemize katabiliyoruz. Gelecekteki altı aya baktığımızda yine önümüzde seçim var. Bu seçimin sonucu ekonomik anlamda ülkemizi etkileyecek. Fakat ekonomik olarak var olan düzen korunduğu sürece çok büyük bir problem yaşayacağımızı tahmin etmiyorum. Özellikle Ankara’da çok büyük yatırım yapılacak projeler var ve şu anda bekleme aşamasındayız. Özel sektör ilk altı ayda yatırımlarını durdurmadı. En azından bizim bulunduğumuz markette durulmadığını söyleyebilirim. Önümüzdeki altı ayın da yine özel sektör tarafı için pozitif geçeceğini düşünüyorum.