Geçtiğimiz birkaç yıl içerisinde hayatımıza dahil olan büyük veri kavramı, teknolojinin dokunduğu her alanda kullanılmaya başladı. O kadar çok veri depoluyoruz ki kullandığımız sistemlerin kısa sürede değişime ayak uydurmasını bekliyoruz. Peki bizleri gelecekte neler bekliyor? İşte bu sorunun cevabını NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı ve Garanti Teknoloji Veri ve Depolama Yönetimi Birim Müdürü Tuna Özken’e sorduk.
Büyük Veri nin günümüzdeki önemi ve gelecekte yaşayacakları değişimler hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan deneyimli iki ismin verdiği ortak mesaj ise verileri, ortaya çıkacak yeni teknolojilerle birlikte stratejik kararlar almak için kullanan şirketlerin rekabette büyük avantaj yakalayacağı yönünde oldu.
“VERİ BİLİNÇ KAZANIYOR”
Konuşmasında verilerin önümüzdeki yıllarda geçireceği evrim üzerinde duran NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı verinin artık bir bilinç kazanmaya başladığının altını çizerek, “Veriler her geçen gün adeta bilinç kazanıp giderek daha fazla çeşitli hale geliyor. Bu dönüşüm ileride verinin önceden hareket ederek taşınma, kategorilere ayırma, analiz ve kendini koruma gibi görevleri gerçekleştirmesini sağlayacak. Bunun yanında sanal makineler ortaklaşa kullanılan makinelere dönüşecek. Çok büyük oranlarda dağıtık hale getirilmiş verinin daha hızlı, kullanışlı ve ucuz bir şekilde yönetilmesi için gerçek makinelerden ziyade web ölçeğinde altyapılar ile hazırlanmış sanal makineler kullanılmaya başlanacak.” dedi.
Verinin sürekli büyümeye devam edeceğini ve bu nedenle veriyi bir yerden bir yere taşımanın zorlaşacağını ifade eden Yumrukçallı, bu nedenle “Büyük Veri”den “Devasa Veri”ye geçişte Solid-State tabanlı mimarinin hayati önem kazanacağını da vurguladı.
Tüm bu gelişmeler sonucunda verilerden yeni değerler üretme konusunun herkes için en önemli gündem maddelerinden biri haline geldiğini belirten Yumrukçallı, “Bu trend devam edecek çünkü her kurum müşterilerine dokunan yeni yönler keşfetmek ister ve tam da bu nedenle artık öğrenen makinalara, derin öğrenmeye, analitiğe odaklanmayan kurum kalmayacak.” dedi.
NetApp’ın finans alanında faaliyet gösteren kurumlar gibi devasa veriyi kullanan kurumların dijital dönüşümün avantajlarını yakalamalarına ve bu dönüşüme uyum sağlamalarına üç yönlü bir vizyonla yardımcı olduğuna da değinen Yumrukçallı şunları söyledi: “İlk olarak, bu müşterilerimizin bulutun gücünden en iyi şekilde faydalanmalarını sağlıyoruz. İkincisi, geleceğe dönük yatırımlar yapmalarını ve yeni nesil veri merkezleri kurmalarını mümkün hale getiriyoruz. Üçüncüsü de bu kurumların mevcut altyapılarını depolama yoluyla modernleştirmelerine yardımcı oluyoruz. Bu konuda köklü uzmanlık ve deneyimimizle NetApp olarak, müşterilerimizin oyunbozan teknolojilere adapte olmalarını, onları sıkıntısız ve güvenli bir şekilde kullanmalarını sağlıyoruz.”
“2018’DE FLAŞ DEPOLAMAYA YÖNELECEĞİZ”
Konuşmasında Garanti Bankası olarak veriye verdikleri önem üzerinde duran ve bu yönde NetApp ile birlikte hayata geçirdikleri projeler hakkında bilgi veren Garanti Teknoloji Veri ve Depolama Yönetimi Birim Müdürü Tuna Özken ise; “Garanti Bankası olarak uzun yıllardır veriye verdiğimiz önemi sadece Bilgi Teknolojileri tarafında değil bankacılık tarafında da büyük veri ile ilgilenen ekipler oluşturarak ve destekleyerek gösteriyoruz.” dedi. Garanti Bankası’nın aynı zamanda büyük veri merkezi içinde IaaS ve PaaS ortamları üzerinde yeni nesil bankacılık konusunda çalışmalar yaptığını ifade etti. Özken, konuşmasının devamında şunları söyledi:“Bu projelerde depolama katmanında NetApp depolama teknolojileri kullanıyoruz. Yazılım tanımlı depolama (SDS) konusunda NetApp depolama ailesi oldukça başarılı ve Garanti Bankası olarak biz NetApp ile devam etmekten oldukça memnunuz. Regülasyonların Türkiye’de belirlediği kurallar çerçevesinde kurum içi bulut ortamlarımızı, kendi veri merkezimizde yaratarak uygulamalarımızı bu ortamlar üzerinde geliştirecek altyapıları hazırlamaya ve bazı projeleri bu ortamlar üzerinde hayata geçirmeye başladık.”
Özken ayrıca, 2018 yılında büyük veri depolama konularında ağırlık verecekleri konulardan birinin de manyetik depolamadan uzaklaşarak daha fazla flaş depolamaya yönelmek, güvenlik konusunda depolama seviyesinde şifreleme olduğunu da sözlerine ekledi.