Bosch ConnectedWorld 2017 Basın toplantısında konuşan Bosch CEO’su Dr. Volkmar Denner yapay zeka nın gelecekte çok daha fazla önemli olacağının altını çizdi.
Bosch ConnectedWorld 2017 açılış konuşmasında blockchain ve IoT ağları gibi yeni teknolojiler hakkında bilgiler veren Bosch CEO’su Dr. Volkmar Denner, bunların nesnelerin interneti ve bağlanabilirlik ile birlikte yapay zeka nın çalışmasıyla daha önemli role sahip olacağını söylüyor.
Basın mensuplarına özel yapılan toplantıda konuşan Bosch CEO’su Dr. Volkmar Denner: “Geleceğin mobilitesinin nasıl gözükeceği hakkında ne düşünüyoruz? Cevabı kazasız, emisyonsuz ve stressiz. Sıfır kaza, sıfır emisyon ve sıfır stres – ve bunu otomasyon, elektrifikasyon ve bağlanabilirlik ile başarıyor olacağız. Bu basın toplantısında sizlere, sıfır stres ve sıfır kazayı nasıl başarmak istediğimize örnek olarak iki çözüm gösteriyor olacağız. Bugün, sizlere Bosch AI yerleşik bilgisayarı ve Bosch Automotive Cloud Suite’yi ilk kez sunuyoruz. Sayın Hoheisel kısa bir süre sonra Bosch Automotive Cloud Suite hakkında bilgi veriyor olacak. Ancak bunun öncesinde, yapay zekanın yolları nasıl daha güvenli hale getireceğini sizlere açıklamak istiyorum. Milenyumun başlangıcından itibaren Almanya’da ölümlü trafik kazalarının sayısı yüzde 30 azalarak 3.500 civarına düştü. Bu, otomobil içi emniyet sistemlerinde görmüş olduğumuz sürekli iyileştirmenin sayesinde gerçekleşmiştir. Dikkate değer ilerlemeler arasında emniyetli fren için ABS ve ESP yer alıyor. Buna rağmen, BM’den alınan rakamlara göre hala trafik kazaları neticesinde her yıl 1,25 milyon insan ölüyor. Bunların yüzde 90’ınında, kazanın nedeni sürücü hatasıdır. ABS ve ESP, otonom sürüş açısından önem teşkil ediyor. Yolları daha emniyetli hale getiriyorlar. Ve yapay zeka da bunun gerçekleşmesindeki anahtar” dedi.
Bilgisayarlar İnsan Zekasını Örnek ALıyor
Yapay zeka veya kısaca AI, makinelerin öğrendiği ve akıllı bir şekilde davrandığı süreci anlatıyor diyerek sözlerine devam eden Denner, “Ya da bir başka şekilde düşünecek olursak, bilgisayar sistemlerinin insan zekasını örnek almasıdır. Teori bu şekildedir – ve bugün sunduğumuz AI yerleşik bilgisayar, bizlere bunun pratikte ne anlama geldiğini gösteriyor. AI yerleşik bilgisayar, sensörlerin trafikte algıladığı nesneleri ve durumları ve bir sürüş stratejisi seçmek için otomobilin kullandığı bilgileri yorumlayabiliyor. Bu özellik, AI yerleşik bilgisayarı otonom sürüş için önemli bir yapı taşı haline getiriyor. Trafikte bağımsız bir şekilde manevra yapmayı öğrenebilmesi için otomobili akıllı hale getiriyoruz.
Size bunun nasıl çalıştığıyla ilgili bir örnek vereyim. Bir bilgisayar için, bir kavşakta öndeki aracın dönüş yapması karmaşık bir trafik durumudur. Geleneksel yöntemler kullanarak otonom bir aracın buna tepkisini programlamak son derece zordur. Yapay zeka, otomobilin sadece önündeki aracın dönüş sinyalini algılamasını değil, aynı zamanda aracın dönmesinin muhtemel olduğunu yorumlayarak ya fren yaparak ya da etrafından dolaşarak buna reaksiyon göstermesini sağlar. Diğer pek çok trafik durumu için de benzer bir senaryo geçerlidir. Buradan tren istasyonuna giderken, standart bir şekilde programlanamayacak pek çok durumla karşılaşabiliriz. Olası trafik durumlarının sayısı sınırsızdır ve kesinlikle program geliştiricilerin bunların tamamını sabit algoritmalara yerleştiremeyeceği kadar çoktur. Şans programlanamaz.
Makineler Öğreniyor
Akıllı davranış, AI yerleşik bilgisayarımızda olduğu gibi makinenin öğrenmesini gerektirir. Bu teknoloji ile bilgisayar, insan sürüşü davranışını benzetmeyi öğrenmek için çeşitli gerçek trafik durumlarını içeren kayıtları kullanabilecek. Sonuç olarak, otomobiller sürüşte giderek daha iyi olacak. Her zaman bizi kollayarak ve asla yorucu olmayan bir şekilde trafikteki koruyucularımız olacaklar. Önümüzdeki on yıllık süreçte otonom ve sürücüsüz otomobiller giderek günlük yaşantının bir parçası haline gelecek. Ve bizler, bu noktaya ulaşmada önemli bir rol oynuyor olacağız. Otonom sürüşün, her durumda mümkün olmasını istiyoruz.
AI yerleşik bilgisayar, yapay zekanın Bosch için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Ancak yapay zeka sadece mobilite alanında değil, Bosch’un tüm iş alanlarında önem kazanıyor. Sadece on yıl içerisinde, bir şekilde yapay zeka içermeyen bir Bosch ürününü düşünmek neredeyse imkansız olacak. Ürünler ya yapay zekaya sahip olacak ya da yapay zeka yardımıyla üretilecek. Bugün ve 2021 yılı arasında yapay zeka uzmanlığımızı genişletmek için 300 milyon Euro yatırım yapmayı planlıyoruz ve sadece birkaç hafta önce Bosch Yapay Zeka Merkezi’ni açtık.
Bosch, şirket sınırlarının ötesinde de aktif. Örneğin, Stuttgart-Tübingen bölgesindeki Siber Vadi’nin (Cyber Valley) kurucu ortaklarından bir tanesiyiz.
Değerli konuklar, yapay zeka otonom sürüşü daha emniyetli ve daha güvenilir bir hale getiriyor. Ancak mobilitenin niteliğini sonsuza kadar değiştirecek olan şey sadece otomasyon değil, aynı zamanda bağlanabilirliğin yayılmasıdır. Birkaç yıl içerisinde, mobilite sorunsuz bir şekilde bağlanacak. Ve bizler, bunun neticesinde trafikle ilgili stresteki önemli düşüşün keyfini sürüyor olacağız. Sayın Hoheisel kısa bir süre sonra bu konuyla ilgili size daha fazla bilgi verecek.
Değerli konuklar, bu sene Bosch ConnectedWorld her zamankinden daha büyük. Daha fazla konuşmacı, daha fazla teknoloji ve daha fazla konuk var. Konferansın ele aldığı konuların fazlalığı, bağlanabilirliğin geldiğini gösteriyor. Tüm iş alanlarında ve yaşamlarımızın her alanında giderek daha fazla gerçeğe dönüşüyor. Bağlanabilirlik işinde yeni bir “3S” var: sensörler, yazılımlar (software) ve servisler. Sadece sanal dünyayı değil, gerçek dünyayı da birbirine bağlıyoruz. Bizim için bağlanabilirlik sadece teknolojiden çok daha fazlası; yaşamlarımızın her noktasına dokunan bir şey. Bağlanabilirlik mobiliteyi kolaylaştırıyor, evleri daha akıllı hale getiriyor ve fabrikaları ise daha üretken kılıyor. Şehirlerde yaşam ve çalışma biçimlerimizi ve sağlığımızı düşünme ve yönetme şeklimizi değiştiriyor. Bu yüksek çeşitlendirme ile Bosch, ağa bağlı dünyanın her yönünü şekillendiriyor.
Calliope Kids Hackathon
Bu sene ilk kez Calliope Kids Hackathon’u konferans bünyesine dahil ettik. Çocuklar, Bosch sensörü içeren bir mini bilgisayar olan Calliope bilgisayarını kullanarak kendi bağlanabilirlik çözümleri üzerinde çalışacak, kendi müzik aletini veya bilgisayar oyununu geliştirecek. Yarının yeteneklerini işte bu şekilde destekliyoruz. Teknoloji konusunda ilgi ve yatkınlığın erken yaşlarda başlaması önemlidir. IT becerileri, en az basit aritmetik kadar önemli. Geleceğin araştırmacıları ve geliştiricilerine yönelik bu bilgilendirmenin ardından, bizlere geleceğin dört tekerlekli asistanı hakkında ipuçları verecek olan Sayın Hoheisel’e sözü bırakıyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.