Pek çoğumuz gündelik yaşantımızda akıllı saat ya da akıllı bileklik kullanıyoruz. Bu ürünleri kullanım amaçlarımız da genellikle günlük adım ve kalori yakma miktarlarını takip etmek.
Tabii ki profesyonel olarak spor modlarını kullanan, yeni egzersiz tipleri tercih eden ve haftalık olarak çizelge tutanlar da var. Yine de bu kitlenin daha az olduğunu söyleyebiliriz.
Peki merak edilen bir soru, bu akıllı saat ve bilekliklerin sensörleri, bize ne kadar doğru veriler sunuyor dersiniz? Aslında çoğu üretici, bu ürünlerin tıbbi ürünler olmadığını söylüyor ve verilerde sapmaların olabileceğini ifade ediyor. Pek çok araştırma sonucu da bunu kanıtlıyor.
“Peki gerçeğe en yakın, en iyi sonuçlar için neye ihtiyacımız var?” derseniz, Stanford Üniversitesi’nin bu konuya bir cevabı var. Üniversiteye bağlı araştırmacılar, yoğun çalışmalar sonucunda yeni bir giyilebilir akıllı cihaz geliştirdi. Bu ürünü el bileğinize değil, bacağınıza takıyorsunuz ve söylendiğine göre herhangi bir akıllı saat ya da akıllı bilekliğe kıyasla daha doğru sonuçlar veriyor.
Akıllı saat ve akıllı bilekliklerin aksine bu cihaz, niye el bileğine değil de bacağa takılıyor. Çünkü bu sayede daha iyi veriler elde edilebiliyor
Çünkü yürürken, koşarken, merdiven çıkarken ya da bisiklet sürerken, bayağı enerji harcıyoruz ve bu noktada bacak hareketleri önem taşıyor. Geliştirilen bu cihaz da bacaktan verileri daha doğru toplayabiliyor.
Kalori yakmak, önemlidir. Ama daha önemlisi, doğru ölçüm yapabilmek ve bu doğrultuda da fazla kiloların atılabilmesi önemlidir. Araştırmacılardan Steve Collins, fiziksel aktiviteler ile obezite arasındaki bağlantıyı anlayabilmek için araştırmalar yaptıklarını belirtiyor. Böylece insanların daha sağlıklı ve daha uzun yaşayabilmeleri için çalışmalar yapılabilir.
Son tüketiciye yönelik hazırlanan ve kalori takip özelliği bulunan akıllı cihazlar, genellikle yakılan kaloriyi hesaplamak için kalp atış hızı ve el bileğine dayalı hareketleri temel alıyor. Fakat burada önemli bir nokta var. Uzmanlar, kalp atış hızının harcanan enerjiyle doğrudan ilgili olmadığı belirtiliyor. Örneğin, çok kahve içtiğinizde de kalp atış hızınız artar. Ne yani, bu da çok egzersiz yaptığınız anlamına mı gelir? Tabii ki hayır. Kalp, vücuda kan pompalıyor ve onu etkileyen pek çok farktör var. Dolayısıyla doğru veri elde edebilmek için farklı yöntemler tercih edilmeli.
Örneğin, üniversiteye mensup araştırma ekibinin hazırladığı ürün, ilk deneyler sonucunda, son tüketiciler için hazırlanan akıllı saat ve bilekliklere kıyasla daha doğru veriler saptadı. Bir akıllı saatte %40 civarı sapma payı olabiliyorken, ekibin hazırladığı ve bacağa takılan akıllı cihazda ise bu oranın %13 olduğu görüldü. Yani daha başarılı.
Bu yeni sistem, şimdilik bacaklara dayalı alt sporlar için işliyor. Örneğin, halter kaldırma gibi sporlar için ideal değil, ama tabii ki tüm bu unsurlar göz önünde bulundurularak ürün daha da geliştirilebilir.
“Peki bu ürün satışta mı?” derseniz, “Hayır, satışta değil” cevabını verebiliriz. Yine de bu tip hamleler, önümüzdeki yıllarda daha iyi ürünler görebilmemiz için olumlu adımlar anlamına geliyor.
İlgili Haberler
>> Maske Takarken iPhone Face ID İle Ekran Kilidini Açmak İster Misiniz? Bakın Nasıl…