Blockchain ile e-imza entegre edilecek

Bu yıl “REkonomi Başlıyor!” mottosuyla ve “Yıkıcı ve Yenilikçi Dijital Ekonomi” ana teması ile gerçekleştirilen Bilişim Zirvesi’nde, güncel ve farklı konu başlıklarıyla teknolojinin işletmelere sağladığı katma değerler anlatıldı.

E-GÜVEN İş Geliştirme, Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Topoğlu Tüzün, Zirve’nin ikinci gününde Dijital Finans Platformu’na konuşmacı olarak katıldı. Tüzün, e-imza ve mobil imzanın finans dünyasındaki kullanım alanlarını, sunduğu avantajları; tasarruf, güvenlik, iş sürekliliği ve mobilite başlıkları altında aktardı. Blockchain teknolojisine de değinen Tüzün, Blockchain üzerinden kimliğin kesin olarak doğrulanabileceği bir teknolojiyi hayata geçirmeyi hedeflediklerini, bu alanda araştırma ve tasarım aşamasını tamamladıklarını, geliştirme aşamasında olduklarını belirtti.

1510211563_Blockchain_teknolojisi

Ayda 500.000 mobil imzalama ve 25 milyon doğrulama

Elektronik ortamda ticari işlemlerin ve bilgi alışverişinin güvenli biçimde yapılabilmesi için elektronik sertifika üreten ve BTK tarafından yetkilendirilen ilk Elektronik Sertifika Hizmet Sağlayıcısı olduklarını söyleyen Tüzün, “Ayda 500.000 mobil imzalama ve 25 milyon doğrulama işlemi gerçekleştiriyoruz. Islak imza ile aynı hukuki geçerliliğe sahip e-imza, elektronik işlemlerde gönderilen bilginin yolda değişmediğini, gönderen kişiye ait olduğunu ve inkâr edilemeyeceğini garantiliyor. Teknolojinin sağladığı olanaklardan en çok yararlanan bankacılık sektöründe, elektronik ve mobil imzayı kullanan aktif müşteri sayısı ve işlem hacmi her yıl katlanarak artıyor.” dedi.

Bankalar süreçlerini ıslak imzadan e-imzaya taşıyor, işlemler hızlanıyor

E-imza ve mobil imzanın finans sektöründe yaygınlaştığına dikkat çeken Tüzün, katılımcılara bankacılık sektörüne sağladıkları avantajları anlattı: “Bankalar artık müşterilerden gelen imzalı dokümanların kontrolünü manuel yapmak zorunda değil. E-imza’lı dokümanlar doğrulama uygulaması sayesinde anında otomatik olarak kontrol ediliyor ve işleme alınabiliyor. Önceden bankaya talimat gönderebilmek için yöneticilerin ofiste olmasını bekleniyordu. Şimdi ise yöneticiler diledikleri yerden mobil cihazları ile talimatlarını imzalıyorlar ve bu şekilde talimatlarını gönderebiliyorlar. Ekspertiz raporlarının işleme alınması günler sürüyordu. E-GÜVEN’in e-imza ve mobil imza yazılım kütüphaneleri sayesinde sahadaki eksperler raporlarını anında imzalayıp bankanın sistemine yükleyebiliyorlar ve hemen işleme alınabiliyor. Süreçleri ıslak imza ile gerçekleştirmek ve imzalı belgelerin transferi, saklanması çok büyük iş yükü oluştururken e-imza kullanılarak dokümanlar anında imzalanabiliyor ve istenilen şekilde saklanabiliyor.”

Safety concept: Closed Padlock on digital background

E-GÜVEN, Blockchain ile e-imzayı entegre edecek

Kurulduğu günden bu yana yenilikçi ve fayda odaklı ürünleriyle hayatı kolaylaştıran E-GÜVEN, çözümlerini dünya ekonomisinde bir devrim yaratma niteliğine sahip olduğu öngörülen Blockchain ile entegre etmek üzere çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Blockchain’in kamu, özel, ölçek bağımsız her sektörde kullanılabileceğini, işletmelerle birlikte bireylerin de hayatını değiştirebilecek bir sistem olduğunu söyleyen Tüzün, bu konudaki hedeflerine ilişkin “Blockchain, kimliksiz, bağımsız, dağıtık yapıda işleyen bir ortam. Biz bu ortamı kimlikli hale getirmek istiyoruz. Blockchain sisteminde bireyin veya herhangi bir kurumun kendi beyanıyla belirttiği kimlik belgesi, mevzuat açısından bakıldığında, yasal olarak geçerli değil. Blockchain tüm Dünya’nın bildiği gibi çok güvenli ancak regülasyonu olmayan bir yapı. Kamu ile iş yapmak veya borsa, aracı kurumlar, bankalar ve diğer finansal kurumlar ile Blockchain yapısı üzerinden işlem gerçekleştirmek için süreçleri regüle bir mimaride sürdürmek zorundayız. Regüle olmayan bir sistem, yasal düzenlemesi olan bir sistemle kullanılmak istendiğinde arada bir birleşene ihtiyaç duyulacak. Biz bu bileşenin e-imza olduğunu düşünüyoruz. Mevcut sisteme, yeni bir mimari katman ekleyerek Blockchain ile e-imzayı entegre etmek üzere çalışmalarımıza hızla devam ediyor ve bunun ilk meyvelerini 2018 yılı içerisinde almayı hedefliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.