Yapay Zeka araştırmalarının en fazla umut vadeden konularının başında gelen derin öğrenme, bilimkurgularda görülen, kendi kendine düşünebilen robotlara bir adım daha yaklaşmamızın önünü açıyor. Günümüzde derin öğrenme, oyun endüstrisinde kullanılmasının yanında birçok farklı sektörde de yer alıyor.
Sağlıktan ya da resim algılamaya, sürücüsüz araçlardan kişisel asistanlara kadar birçok alanda yapay zeka gibi kendi kendine öğrenebilen algoritmalar, birçok farklı gelişmenin de yaşanmasını sağlıyor. Örneğin, bir kanser hücresinin teşhis edilmesi ya da siyah beyaz bir fotoğrafın renklendirilmesinde kullanılabiliyorlar.
Oldukça hassas çıkarımlar sağlayan derin öğrenme teknolojisinin reklamcılık sektöründe de kullanıldığına işaret eden RTB House Türkiye Ülke Müdürü Okay Tuğ, “RTB House teknolojisiyle üretilen kendi kendine öğrenebilen algoritmalar sayesinde, kullanıcılara çok daha doğru ürün önerileri getirmek mümkün. Ayrıca kullanıcıların tıklama ihtimallerini çok daha iyi öngörerek dönüşüm potansiyelini ya da dönüşüm değerini hesaplamada sunulan yüksek başarı oranı sayesinde reklam aktivitelerinin yüzde 50’ye kadar daha verimli olması da sağlanabiliyor” dedi.
Derin öğrenme insan beynini taklit ederek gelişiyor
Derin öğrenmenin reklamcılık alanındaki gücü, herhangi bir spesifik kural ya da yönlendirmeye gerek duymadan devasa bir verinin işlenerek insan davranışını taklit edebilmesinden geliyor. Yapay zeka gibi kendi kendine öğrenebilen teknolojiler ile eski sistemi karşılaştıran Okay Tuğ, süreci şu şekilde açıkladı:
“Eskiden insanlar tarafından önceden belirlenen kurallar çerçevesinde, herhangi bir kullanıcı, içerisinde altın sarısı renkte tokalı siyah bir ayakkabıya baktığında, öneri sistemi reklamlarda (banner) karşısına tokalı siyah ayakkabılar çıkarmaya devam ediyordu. Ancak derin öğrenme ile birlikte önceden belirlenen kurallara ihtiyaç ortadan kalktığı gibi çok daha gerçekçi öneriler sunulabiliyor. Bilgisayar otomatik olarak edindiği tecrübe ile birlikte siyah ayakkabılara uygun siyah bir çanta gibi en iyi kombinasyonu ya da tamamen farklı, kullanıcının beğenebileceği bir seçeneği karşısına çıkarıyor. Bu işlemde yalnızca bilgisayarın öğrendiği veriler ve algoritmalar karar mekanizmasında yer alıyor.”